Bu hafta sizlere ilginizi çekebileceğini düşündüğüm bazı etkinliklerden bahsetmek istedim. Kimisi geçtiğimiz haftaya damgasını vururken, kimisi de meraklısı için buluşmaya gün sayıyor.
Bu konu oldukça hassas.Toplumsal ve üzücü. Sadece kullanan bireyleri değil paralel olarak o yıpratıcı süreci kendileriyle birlikte yaşayan aileleri de olumsuz yönde etkileyen, yaşam kalitesini düşürerek hayattan koparan “uyuşturucu bağımlılığı” ile ilgili.
Henüz 26 yaşında bu illetin kurbanı olarak aracında ölü bulunan Arda Erkan’ı hatırlıyor musunuz?
Nasıl unutalım ki? Bu hadise, toplumun kanayan bir yarasının en acı gerçeğini, bir gencin daha hayatının nasıl yok olduğunu yüzümüze bir tokat gibi vurmuştu.
Peki sonra ne oldu? Kaldığımız yerden devam ettik yaşamaya. Unuttuk, unutuldu…
Son günlerde ise bu konuyu tekrar konuşur ve hatırlar olduk. Bunu bize hatırlatan isim ise, çalışkanlığıyla,ülkesi için yaptıklarıyla, insanlığıyla ve üretkenliğiyle çok sevdiğim, tanınmış Moda Tasarımcısı ve kurgucu sevgili Abdullah Öztoprak.
“Ben hangisiyim?” isimli üç bacaklı projeyle hayli uykusuz ve yorgun olsa da, toplum farkındalığı ve bilinç düzeyini yukarıya çekmek adına bir şeyleri başarmanın mutluluğu gözlerinden okunuyor.
Proje, bireyler ve birçok sivil toplum örgütünün desteklediği “Hartuç Çalışması” ile başlamıştı. Gazetelerin geri dönüşümünü sağlamak ve madde bağımlılığıyla mücadele de katkı olacak olan bu ilk adımın devamında ise bağımlılıkla ilgili yapılan kısa film çekimi, kamu spotu çalışmaları ve yol kenarlarına asılan “Ben Hangisiyim?” yazılı reklam panoları yer aldı.
Bu anlamlı çalışmanın son basamağında konunun hassasiyeti de düşünülürse gala ve sahne gösterisi için beklenti hayli yüksekti. Zira; Sevgili Abdullah Öztoprak’ın Başbakanlık Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu adına organize ettiği bu proje de beklentinin çok üzerinde bir final gösterisine sahne oldu.
28 Mart Salı akşamı Girne Merit Park Hotel’de saat 20.00’de halka açık olarak “Kanatlarımı kırsaydık keşke anne” gala ve sahne gösterisi düzenlendi. Bu anlamlı gece ayrıca orada bulunamayanların merakını gidermek için Bayrak Radyo Televizyon Kurumu’ndan izleyicilere aktarıldı.
Abdullah Öztoprak imzalı bir gece olur da yine muhteşem bir görselliğe sahne olmaz mı dostlar? Ben böyle bir organizasyon görmedim duymadım.
Kendi yetiştirdiği gençlerin bütün yeteneklerini sergilediği gecede, tüylerimizi ürperten bir gerçeklik yansıtıldığı da kulağıma gelen bilgiler arasında. Bu arada gösterinin koreografisi, cast ve müziklerinin de yine Öztoprak imzası taşıdığını söylemiş miydim?
Aranjmanlar Mesut Doğan ve Hüsnü Doğacan’a, seslendirme ise ülkemiz sanatçılarından Örge Volkan’a ait.
Gösteriyi kaçıranlar üzülmesin. Zira tarihleri henüz netleşmemiş olsa da daha sonra ayni çarpıcı dekor, müzik ve canlandırmalarla Lefkoşa ,Gazimağusa, Lefke ve Güzelyurt’ta da sahnelenecek. Bu bilgiyi Abdullah Öztoprak’ın bizzat kendisinden öğrendim.
Yazının giriş cümlesinde aynen şöyle demiştim ; “Bu hafta sizlere ilginizi çekebileceğini düşündüğüm bazı etkinliklerden bahsetmek istedim. Kimisi geçtiğimiz haftaya damgasını vururken, kimisi de meraklısı için buluşmaya gün sayıyor.”
İşte şimdi de sırada, o gün sayan etkinlikler var.
Narnia 10. yıl ilkbahar konserleri ile ilgili gelen haberler yüzümüzü güldürdü.
Aşağıda afişlerini paylaşıyorum ama birde benden duyun dostlar. 28 Nisan Cuma saat 10.00’da Duman grubunun solisti Kaan Tangöze konseri ve 5 Mayıs Cuma akşamı da 21.30’da kapı açılışı olacak şekilde muhteşem sesiyle Cem Adrian konserleri yer alacak.
Sonradan “biz duymadık” “vay efendim haberimiz olmadı” demeyin.İşler güçler ona göre organize edilsin bu konserler kaçmaz bizden söylemesi.
Sevgiyle kalın…
