Uncategorised

‘Şimdi gerçeğin zamanıdır’ – Düriye Gökçebağ bir barış kültürünün oluşumunu anlatıyor

14914555_10154742136240337_898563037_n

Düriye Gökçebağ lisans eğitimini Ankara Üniversitesinde Yunan Dili ve Edebiyatı bölümünde, Yüksek lisans eğitimini Atina Üniversitesinde Yunan Filoloji bölümünde tamamlamıştır. Ardından doktora eğitimini Atina Üniversitesi Türk ve Çağdaş Asya Etütleri Bölümünde, Yunanca anadili olanlara Türk dilinin didaktiğini üzerinde tamamlamıştır. Düriye Gökçebağ eğitim alanındaki çeşitli faaliyetinden hariç, 2005 yılından itibaren Kıbrıs Üniversitesi Dil Merkezinde Özel Eğitim Görevlisi olarak Türkçe dersleri vermeye başlamıştır.

14914759_10154742136225337_259408816_n

Onunla Kıbrıs Üniversitesinin kafeteryasında, Türk dilinin öğreniminin Kıbrıs barış kültürü oluşturma çabalarındaki katkılarını konuşmak için buluştuk. Üstelik kendisi bu alanda faaliyet gösterir ve bu yüzden uzman olarak kendi tecrübeleri içinden bize bu konuyu daha iyi anlatabilir.

‘İletişim üzerinde anılar kurabiliriz’

Yunanca anadili olanlara Türkçe öğretiminin ve Türkçe anadili olanlara Yunanca öğretiminin Kıbrıs’ta bir barış kültürü yaratma çabasındaki rolü ile ilgili sorusuna, ‘Büyük ölçüde katkısı oluyor çünkü dil, toplumları daha yakına getiriyor. Barıştırma ve bir arada yaşamadan söz edince, üzerinde anılar kurabileceğimiz iletişim gerekli bir şarttır. Bu sadece dil ile değil kültür ve genel olarak eğitim ile gerçekleşebilir.’

14962958_10154742136270337_1425007477_n

‘Eğitim, barış ve uzlaşma kültürünü geliştirmeye katkıda bulunacak olan temel araçtır.’

İki toplumun hem dilini öğrenme, hem ortak tarihimizin tarafsız anlatımını barındıran bir eğitim sisteminin oluşumu ile ilgili, kendisi, bu yöne doğru adım atmakta geç kaldığımıza inanıyor. Vurguluyor ki ‘Eğitim, barış kültürünün gelişmesine katkıda bulunan temel bir araçtır, gelecekte bizi federe bir Kıbrıs’a yol açacak olan bir kültür.’ Ek olarak ‘barikatlar açıldığı zamandan beri bu tür olumlu adımları daha etkili bir şekilde olması gerekirdi.’

14962425_10154742136320337_167953953_n

‘Barışa ulaşmak başka bir şey, çözüme varmak başka bir şey’.

Düriye, sadece kâğıtlarda yazılacak olan bir çözüme ihtiyacımız olduğunu hiçbir zaman inanmadığını söyleyerek devam ediyor. Fakat çözümün muhafazasının gerekli olduğunu söylüyor. Bu, sadece bir arada yaşama, ortak çabalar ve eğitim vasıtasıyla başarılabilecek olan bir barışla gerçekleşecek. ‘Siyasi sorunu yüzünden esaslı programlar uygulanmadı’. Avrupa’da Erasmus programlarla olduğu gibi, Kıbrıs’ta eğitim kurumları da birbirleriyle temasta bulunabilirdi ki öğrenciler birbirine daha yakın olsun, basma kalıplarını ve ön yargılarını aşsın. Bu çerçevede her iki toplumun öğrencilerinin özellikle de öğretmenlerinin temaslarını ilerletecek olan Eğitim Teknik Kurulunun önerilerinin kabul olmasının kararı, kendisi için ‘sevindirici bir haberdir’.

14914851_10154742136000337_1970658660_n

‘ Bu adada gerçek, yıllardır geç kaldı. Gerçek dile getirilmedi. Ve şimdi gerçeğin zamanı’.

Ayrıca, uzlaşmaya ve netice de tek bir Kıbrıs kimliği oluşumuna Sivil Toplum Örgütlerinin eylemlerinin etkisinden bahsettik. Şimdi söylenmesi geç kalan bazı gerçekleri her iki toplumun söylemesi gerektiğini işaret etti. Bu tür örgütlerin çerçevesinde olduğu gibi, olan ortak hedef altında hepimiz toplanınca, başarmamız için gerçek mücadele başlar. ‘En temel olan budur ve özü orada bulunur. Çözümü kâğıtlarda yapsınlar. Çözümümün muhafazasını yani barışı biz yapacağız. Hepimiz kendi sorumluluğumuzu alma vakti geldi.’ Ayrıca da Sivil Toplum Örgütleri, Eğitim kuruluşlarına gitme imkânı olmayan şahısları, kendilerinin böyle tür değerleri geliştirmesinin amacıyla yaklaştırabilirler. Kıbrıslı Türk toplumuna kıyasla, Kıbrıslı Rum toplumunda gençlerin tarafından o kadar çok eylemliliğin ve dinamiğin olmaması onu düşündüren ve çok soru yaratan bir husustur. ‘Umarım ki gençlerimiz, kendilerinin de söz hakkı olduğunu ve gelecekleri için kararı kendileri verebildiğini anlar’.

14971802_10154742136305337_1993918169_n

‘Optimistim’

Siyasi tarafıyla ilgili, yani iki liderin müzakereleriyle ilgili, elimizde hala bir anlaşma veya elle tutulan bir şey olmadığı için olumlu ya da olumsuz yorumlarda bulunmak için erken olduğunu düşünüyor. ‘Elbette beklentim bir anlaşmaya varmalarıdır. Optimistim, optimist olmak istiyorum, lakin anlaşmanın içeriği hakkında şu an boş yere konuşmamızı istemiyorum ve doğru olduğunu düşünmüyorum’. İyimserliğini barış içinde bir arada yaşama hakkında da belirtiyor, çünkü ‘barikatların açıldığı on üç yıl içinde insanların bakış açılarında çok büyük bir değişiklik olduğunun farkına varıyor. Ortak anılar elde edildi. İlişkiler kuruldu ve de evlilikler gerçekleşti’. Bu çabalara hepimizin kendi yöntemleriyle katkıda bulunmamızı ve dikkatimizi sadece Kıbrıs’ın siyasi tarafına odaklanmamamızı gerektiğini ekledi.

14914906_10154742136180337_536979570_n

‘Taraflar yok’

Şimdi ‘bizim taraf’ ve ‘sizin taraftan’ bahsetme lüksümüz olmadığını ve tarafların olmadığını belirtiyor. Bu adada ortak gelecek ve ortak menfaatten söz ettiğimiz anda rekabet ile davranmayı bırakmalıyız. Kıbrıs’ın insanlarını bir toplam olarak görmemiz gerektiğini herkesin idrak etmelerini için, ‘böyle bir kültür geliştirmesi gerekiyor, kimseyi dışarda bırakmadan, herkesi saran ortak bir kültür’.

 

Röportaj: Georgiana Neokleous

Fotoğraflar: Mete Azizoğlu

 


Benzer Haberler

“Πρέπει επιτέλους να ανοίξουμε τα μάτια μας και να δούμε που είμαστε”

Voice Kıbrıs Haber

“Δεν υπάρχει διάθεση να αγγίξουμε το κυπριακό…”

Voice Kıbrıs Haber

Άρχισε η αντίστροφη μέτρηση για το Cyprus Forum

Voice Kıbrıs Haber

Η απειλή αφανισμού της Τ/κ κοινότητας

Voice Kıbrıs Haber

“«Ελάτε να λύσουμε το πολιτικό μας πρόβλημα”

Voice Kıbrıs Haber

Yolsuzluk siyasete karşı güvensizliğin büyüklüğünü gösteriyor

Voice Kıbrıs Haber