Fotini TONTİKİDOU
Toplumumuzun Modernizasyonu için Yansıma Grubu (OPEK), son yıllarda iki toplumlu, ortak sorunları vurgulayan veya iki toplumu bir araya getirmeye iten faaliyetlere büyük önem veriyor.
OPEK Başkanı Dr. Pavlos M. Pavlu, grubun iki toplumlu etkinlikleri, Şubat ayı programı ve Kıbrıs sorununun durgun durumuna rağmen halkın bu etkinliklere karşı gösterdiği artan ilgi hakkında Voice of The Island’a konuştu.
“Bu çerçevede, 24 Ocak’ta Niyazi Kızılyüreğ’in “Bir Hınç ve Şiddet Tarihi” adlı kitabının yayınlanması vesilesiyle Güney Kıbrıs’ta Gazeteciler Birliği’nde bir etkinlik düzenlenecek. Kitap Yunanca ve Türkçe olarak mevcuttur ve sömürgeciliğin başlangıcından son zamanlara kadar toplumlararası çatışmaların tarihi hakkında kapsamlı bir genel bakış sunmayı amaçlamaktadır. Hem Kıbrıslı Rumlara hem de Kıbrıslı Türklere hitap etmektedir, aynı zamanda Türkiye ve Yunanistan vatandaşlarını da bilgilendirmeyi amaçlamaktadır.”
Pavlou ‘’Bu etkinlikle amacımız, geçmişe dair bilgi ve bugünü belirleyen koordinatlar sayesinde sadece iyi bir yârin değil, iki toplum arasındaki ilişkilerde ve beraber yaşayıp işbirliği yapma faktöründe, farklı bir yarında kurmamız ne kadar mümkün yansımı yaratmak.’’
Etkinlikte konuşmacılar Dr. Pavlos M. Pavlu, eski Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Ioannis Kassoulidis, eski Kıbrıs Cumhuriyeti Eğitim Bakanı Andreas Dimitriu ve Antigoni Sofokleus olacak. AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu ve Takis Hacidimitriu selamlamalarda bulunacaklar. Son olarak, etkinliği kitabın yazarı Niyazi Kızılyürek konuşmasıyla kapatacak.
‘’İki toplumlu etkinlikler sadece Lefkoşa’da sınırlı kalmamalıdır.’’
‘’Genelde bu tür etkinliklerin Lefkoşa’da gerçekleşmesi daha pratiktir. Ama, inanıyoruz ki iş birliği, karşılıklı anlayış ve hâkim mitlerin ortadan kaldırılması için bu etkinliklerin başka şehirlerde de yapılması gereklidir. Tam bu nedenden dolayı, şehirler dışında da etkinlikler düzenliyoruz. Çok yakın zamanda Çakkilero’da bir etkinlik düzenledik ve Mart ayında Derinia’da başka bir etkinlik düzenleyeceğiz.’’
OPEK, çeşitli Kıbrıs Türk örgütleriyle iş birliği yapmaktadır.
KTÖS, KTOEÖS sendikalarından “Üçüncü Topluluk” Forumuna kadar. Kısa zaman önce, yakın iş birliği içinde oldukları GloPol ile iklim değişikliği ve çevre konusuyla alakalı iki toplumlu bir etkinlik düzenlediler ve bunun devam edeceğine karar verildi. GloPol ile ortak eylemler için genel bir çerçeve hazırlıyorlar.
‘’Ortak eylemlerde bulunuyoruz ve ortak duyurular yapıyoruz. Amacımız yıl sonuna kadar, etkinliklerimizin çoğunun tamamen iki toplumlu, iki dilli ve hatta üç dilli olmasıdır. Buna zaten GloPol ile adım attık ve yavaş yavaş genişletiyoruz. Kıbrıslı Türklere doğrudan hitap etmeyen etkinliklerden bile Kıbrıslı Türklerin haberdar olmaları önemlidir.’’
İki toplumlu etkinliklere karşı insanlar tarafından büyük bir ilgi var.
‘’Son zamanlarda, gazeteci Sevgül Uludağ ve Andrea Parasho’nun kayıp kişilere bulundukları katkılarından dolayı onurlandırmak için düzenlediğimiz iki toplumlu etkinliğimizde, son dakikada ikinci odayı açmak zorunda kaldık ve birçok insan da ayak üstündeydi. Büyük ilgiden bahsediyoruz.’’
‘’Şu anda, Kıbrıs sorunundaki durgunluğa rağmen, insanların ilgisinin azalmadığını, hatta belki de arttığını görüyoruz.’’
‘’İki toplumlu veya Kıbrıs sorununu ilgilendiren bir etkinlik yaptığımızda en az 100-150 kişi katılıyor. Genellikle rakamlar daha da büyük.’’
Önümüzdeki aylar için OPEK programı:
‘’Şubat ayının başlarında (06/02), Lefkoşa’nın her iki tarafında yaptığımız iki toplumlu bir etkinliğin devamı olan bir Enerji etkinliği düzenleyeceğiz. 17 Şubat’ta, Kıbrıs sorununun çözülmemesinin ekonomik sonuçlarıyla ilgili bir başka etkinlik daha düzenleyeceğiz. Üçüncü bir iki toplumlu etkinliğin düzenlenmesi muhtemeldir, ancak GloPoL ve diğer organizasyonlarla görüştükten sonra bunu bileceğiz.’’
“Kıbrıs sorununun çözümü tek taraflı bir yoldur”
‘’İnsanların karamsarlığa yer olmadığını görmesini istiyorum. İki Toplumlu Bizon Federasyonu sadece geçici bir çözüm değil istememiz gereken bir çözümdür, çünkü tam Kıbrıs’a göre yapılıdır. Bu hedefe ulaşmak için her seferinde küçük adımlar atmak için asla iyimser, talepkâr ve enerjik olmayı bırakmamalıyız.’’
‘’Toplumun kendisi, Kıbrıslı Rumların ve Kıbrıslı Türklerin birlikte yaşamak istedikleri ve bir çözüme doğru ilerlemeleri gerektiği mesajını sürekli vermek zorundadır.’’
‘’Kran Montana’da çok yaklaştık. Ne yazık ki, gerçekle çok ilgisi olmayan, daha fazla sembolizmle ilgili nedenlerden dolayı, bu başarılamadı. En çok ihtiyaç duyulan şey iradedir ve hem Kıbrıslı Rum hem de Kıbrıs Türk siyasi liderliğin iradesini elde etmek için toplumun kendisi, Kıbrıslı Rumların ve Kıbrıslı Türklerin birlikte yaşamak istedikleri ve bir çözüme doğru ilerlemeleri gerektiği mesajını sürekli vermek zorundadır.’’
‘’Kıbrıs sorununun çözülmemesi her düzeyde sorun yaratıyor ve sürekli yeni Kıbrıs sorunları açıyor.’’
‘’Ekonomik sektörde Kıbrıs Rum tarafında veya Kıbrıs Türk tarafında geçici başarılar görülüyor olsa da, bu bizi etkilememelidir. İnsanlar hiçbir sektörün gelişmeyeceğini bilmeli ve anlamalıdır, Kıbrıs sorunu çözülmedikçe ve Kıbrıs’ı ailemiz Avrupa Birliği içinde yeniden birleştirilmedikçe, tüm sektörlerimiz uzun vadede kötüleşecektir
(Voice of the Island)
