Ebru Çorbacı

Ailenin Yaşlı Bireye Karşı Tutumu Nasıl Olmalıdır?

ebru çorbacı
Uzm.Adli+Klinik Psk. Ebru Çorbacı

 Yaşlılık, sadece bireyin biyolojik yaşının artması ile ifade edilebilen bir kavram değildir. Son zamanlarda yaşlılık kavramı kişinin kendini yaşlı hissetmesi ile açıklanmaktadır. Yaşlılık döneminde yaşanılan problemlerin çözümlenmesi sadece yaşlı birey için önemli olan konulardan biri değildir. Yaşlılık döneminde yaşanan problemler bireyin beraberinde yaşadığı aile üyelerinin, toplumun huzur ve uyum içinde yaşaması için önemli konulardandır.  Yaşın ilerlemesi ve hastalıkların artması ile yıllardır tanıdığımız anne, baba, nene, dedelerimiz farklı kişilik özelliklerine sahip bireyler olarak karşımıza çıkabilirler. Bu noktada onlara yardım edebilmek için ilk adım bu kişilerin hangi süreçlerden geçtiklerini, neler düşündüklerini, korku ve kaygılarını daha iyi anlamak olmalıdır.

 

Yaşlılık Döneminde Başlıca Yaşanılan Problemler

Yaşın ilerlemesinin bireyin üzerinde yaratacağı etki, medeni durumuna, kronik hastalık, çocuk veya torun varlığına, hayatını geçmiş yaşamına yönelik değerlendirmesine, çevrede bulunan koşullara, kişinin kişilik özelliklerine göre değişiklik göstermektedir.  Genel olarak bireylerin bu dönemde yaşadıkları başlıca sorunlar arasında, yaşlanmanın verdiği biyolojik değişiklikleri kabul etmede zorlanma, değişimi kabullenmeme, yoğun yalnızlık, işe yaramazlık hissi, ölüm kaygısı, içe kapanma gibi problemler görülmektedir.

Yaşlılık; çocukluk, ergenlik, yetişkinlik gibi yaşam dönemlerden biridir. Birey yaş alırken fizyolojik yaşlanmanın getirdiği sorunlarla birlikte hayatında da birçok değişimi birden yaşamaktadır. Değişim yaşarken fiziksel ve zihinsel yeterlilikle ilgili sorunlarla baş etmeye çalışır. Bedenindeki değişikliğin yanı sıra genelde tanıdıklarının veya sevdiklerinin ölümleriyle yüzleşmek zorunda kalır. Değer verdiği kişilerin birer birer hayattan kopması içten içe kendisinin de ölüme yaklaştığını düşündürür. İleri yaştaki bireylerle yapılan çalışmalara detaylı bakıldığında ileri yaştaki bireylerin ölümü kabullenme problemleri olduğu görülmektedir. Yaşlı bireylerinin etraftaki kişiler tarafından korkularının anlaşılmaması veya anlayışla kabullenilmemesi, kişilerin yalnızlık duygusunu daha yoğun hissetmesine, ölümden korkmasına yol açmaktadır.  Yalnızlık duygusunun artması ile birey kendini umutsuz, işe yaramaz ve yardıma muhtaç olarak algılamaya başlar. Bireyin kendini işe yaramaz hissetmesi duygularını paylaşması ve destek istemesini de engelleyen bir durumdur. Kişinin paylaşımdan uzaklaşması sağlık ve ya diğer sorunları ile tek başına savaşmaya çalışmasını sağlar. İleri yaştaki bireylerin yaşadıkları problemlerin üstesinden tek başına gelmeye çalışması yüzünden hayatları daha zor ve çekilmez bir yaşam şekline döner. Bireyin yalnızlık duygusu attıkça bu duygunun kişide yaşattığı düşüncelere bağlı olarak çevreden uzaklaşma, içine kapanma gibi davranışlar sergilemeye başlar. Bu gibi durumları önlemek için bireyi kendini yalnız hissettirmeyecek grupla tanışmaya yönlendirmek veya yalnız hissetmesini engelleyecek davranışlarda bulunmak gerekmektedir.

Yaşlılık Döneminin Sağlıklı Geçmesini Sağlamak

İleri yetişkinlik döneminin araştıran çalışmalara göre; bireyler bu dönemde umutsuzluk, hayal kırıklığı, boş vermişlik, artık bitmişlik gibi olumsuz hislere bürünmektedirler.  Genelde yetişkinlik dönemini sağlıklı geçiren bireyler geleceğe umutla bakıp hayatı olumlu ve olumsuz yönleri ile kabul eden ve çevre ile uyum içerisinde yaşayan bireylerdirler. Fakat yaşın ilerlemesi, fiziksel, psikolojik, biyolojik, ekonomik dengelerin değişmesi ile bireyin artık ileri yaşta olduğunu hissetmesi yaşadığı tüm hayat dengesini değişime uğratmaktadır.   Yetişkinlik döneminde ölümün varlığını kabul eden bireyler, ileriki yaşlarda hayatındaki dengenin değişmesi ile ölümü olgunlukla karşılamak yerine ölümden korkmaya, yoğun umutsuzluk duygusuna, geçmiş hayatına yönelik büyük bir pişmanlık ve memnuniyetsizlik yaşamaya başlarlar. Yaşlı bireyler içinde bulundukları karmaşa nedeni ile zaman geçtikçe çevrelerindeki kişilerle olan ilişkilerinde de problem yaşamaya başlarlar. Yaşlı bireyin yaşlılık dönemine hazırlanması, bireyin bu dönemde yaşayabileceği problemlerin önceden görüp önlem alması, kendini bu konularda güçlendirmesi ve yaşayacağı uyum problemlerinin farkına varması bu dönemin kaliteli geçmesi bakımından önemlidir.

 

Aile bireylerinin yaşlı bireyin hayatını olumlu değerlendirmesi için dikkat etmesi gereken konular;

  • Bireyin iyi olma halinin devamı için; kendi kendine yeterli olabilmesine özendirme, yaşamını kendi istediği şekilde sürdürebilme özgürlüğüne sahip olması ve sağlıklı hayat tarzının benimsemesi için çaba göstermek
  • Sosyal hayata katılımını devam ettirme, ilgisi olan alanlarda geliştirmesine destek olma, ilgisi olduğu alanlarda eğitim alma veya verme etkinliklerine katılımını sağlamak
  • Üretkenliğini devam ettirebileceği ortamı hazırlamak, bu dönemde kuşaklar arası bilgi paylaşımını arttırıcı etkinliklere katılımını sağlama gibi konulara dikkat edilmelidir. Bireyin sosyal hayatını devam ettirmesi içinde bulunduğu olumsuz duygulardan kurtulmasını kolaylaştıracaktır.
  • Yaşlı bireyin rol değişimini nasıl yorumladığına dikkat edilmelidir. İleriki yaşlara gelindiğinde en sık karşılaşılan problemlerden bir diğeri ise kişinin rol değişimlerine karşı yaptığı olumsuz yorumlardır. İleriki yaşlarda yaşanılan, emeklilik, boş zamanların artması, çocukların evden ayrılması gibi durumlar genelde bireyin yaşadığı olumsuz duyguların kaynağı olmaktadır. Kişinin emekli olması, çocukların evden ayrılması gibi durumları olumsuz düşüncelerle yorumlaması, yaşanılan değişimleri problem haline getirmektedir. Bu durumlar aile üyeleri tarafından konuşulmalı ve yaşlı bireyin rol değişimlerine yaptığı olumsuz düşünceler değiştirilmelidir.

         

 

 Uzm.Adli+Klinik Psk. Ebru Çorbacı


Benzer Haberler

Anne, baba ve çocuk ilişkisinde dikkat edilmesi gerekenler

Voice Kıbrıs Haber

Özgüven –  Kendine Güven

Voice Kıbrıs Haber

‘Kısırlık sorunu olan çiftler çok ciddi baskı altındadırlar’

Voice Kıbrıs Haber

Bir tokattan bir şey olmaz!

Voice Kıbrıs Haber

Dikkat mükemmeliyetçi olmak tükenmişliğe sebep oluyor

Ne zaman psikoloğa gitmelisiniz?