Candan, AKPA’da geçtiğimiz hafta futbol topu ile yaptığı konuşmada, Kıbrıslı Türkler’e uygulanan spor ambargosunun kaldırılması çağrısında bulunmuştu.
Armağan Candan ile AKPA Genel Kurul oturumunda yaptığı 3.5 dakikalık konuşmanın ne kadar etkili olduğu üzerine konuştuk.
CTP Milletvekili Armağan Candan’dan, BM Genel Sekreteri’nin bugün Güvenlik Konseyine sunacağı rapora ilişkin de görüşlerini aldık.
İşte Armağan Candan’ın açıklamalarından bazı notlar…
“Bizim sahip çıktığımız çerçeve BM kararları. Siyasi eşitliğin garanti altına alındığı etkin katılımın garanti altına alındığı bir çerçeve. Elbette ki başka bir çerçeveden bahseden biri yok. Son dönemlerde Rum Lider Anastasiadis’in söylemlerinden kendi halkı içerisinde de özellikle de AKEL tarafından çok ciddi eleştirilere maruz kaldı”
“Anastasiadis, etkin katılım ve siyasi eşitlik noktasında geri adım attı ve başka başka şeyleri gündeme getirmeye çalıştı. Rum Lider’in gerek BM Genel Sekreteri’nin Geçici Kıbrıs Özel Danışmanı Lute’dan gerekse BM Genel Sekreteri’nden özellikle etkin katılım konusunda yada başkanlığın dönüşümlü olması gerektiği konusunda ciddi bir tepki aldığını söyleyebilirim”.
“Anastasiadis’in, Parlamenter sisteme geçelim şeklindeki görüşlerinin çok kabul görmediğini gerek diğer uluslararası çevrelerden gerekse Lute’dan ve BM’den çok kabul görmediğini anlıyorum “.
“Yıllardır Brüksel’de ve diğer diplomatik temasları sürdüren birisi olarak Kıbrıs sorununun çözüm perspektifi ortadan kalktığı zaman Kıbrıs Türkü’nün görünür olma şansı da böylesi AKPA gibi platforumlarda maalesef bugüne kadar hep azalmış oldu”.
“Kıbrıs sorununun çözülmesi, çözüm ışığının olması işte müzakerelerde ilerlemeler olması her zaman bize yardımcı olmuştur. Gerek orada istediğimiz kapıları açmakta gerekse bir takım temasları daha rahat kurabilmekte. Kıbrıs sorununun çözüm çabaları bize de her zaman yardımcı olmuştur. Bunun da farkında olmamız gerekir”
“Çeşitli çevrelerden “Evet, Kıbrıs sorunu çözülmeyecek o zaman biz de izolasyonları kaldırma çabalarına girelim”söylemlerini duyuyoruz. Bu doğrudan maalesef o çözüm çabalarının çökmesi sizin izolasyonları kaldırma çabalarınıza yardımcı olan bir ortam yaratmıyor, uluslararası kurum ve kuruluşlarda. Ben bunu yaşarak 15 yıldır daha öncede sayın Talat’ın ekibinde yer alan birisi olarak bunu her dönemde yaşadık. Bize olan ilgi Kıbrıs sorunun çözülme ihtimalinin arttığı bu dönemlerde hep artmıştır. Elbette ki her hal ve şartta bizim sesimizi dünyaya duyurmamız önemlidir”
