Dünya çapında 193 ülkenin katıldığı yeni değerlendirmeye göre, 2021 yılıyla kıyaslandığında Güney Kıbrıs’ta suç göstergelerinin arttığının görüldüğü haber verildi.
Fileleftheros gazetesi “Kıbrıs Cürümler Konusunda Uluslararası Yükselişte” başlığıyla geniş yer verdiği haberinde “Uluslararası Organize Suçlara Karşı Küresel Girişim” örgütünün 2023 yılıyla ilgili ikinci raporunun Güney Kıbrıs’ı cürümlerle ilgili sıralamada dünya çapında 129’uncu sırada gösterdiğini yazdı.
Güney Kıbrıs’ın 44 Avrupa ülkesiyle ilgili tabloda 29’uncu, sekiz Doğu Avrupa devletinin yer aldığı listede ise 6’ıncı sırada olduğunu kaydeden gazete, uluslararası sıralamada Güney Kıbrıs’ın çok da trajik bir durumda bulunmadığını, çünkü bir ülke bu listede ne kadar üst sıradaysa, bunun çok daha büyük problemlerle karşı karşıya olduğu anlamına geldiğini iletti.
Güney Kıbrıs’ın 2021 yılındaki değerlendirmede 10 üzerinden 4.19 puana sahip olduğunu ve 134’üncü sıralamada bulunduğunu ileten gazete, Güney Kıbrıs’ın şu anki puanının ise 4.43 olduğunu ve sıralamada ise 129’uncu olduğuna işaret etti.
Güney Kıbrıs’la ilgili değerlendirmeye eşlik eden analizde, Güney Kıbrıs’taki cürümlerle ilgili en büyük problemin yasadışı göç trafiği olduğunun ortaya çıktığını kaydeden gazete, Türkiye ile KKTC’nin Güney Kıbrıs’ın olumsuz performansını etkilediğini iddia etti.
Analizde, Güney Kıbrıs’ı genel olarak etkileyen olumsuzluklar arasında Rus mafyası ve şüpheli paraların bulunduğu da belirtildi.
Analizde belirtildiği üzere, Kıbrıs’ın üç kıta arasındaki coğrafi konumu ve yeşil hat dolayısıyla yasadışı göçle ilgili olarak popüler bir destinasyon haline geldiğini ve insan tacirleri tarafından yasadışı göçmenlerle ilgili olarak transit bir durak veya son durak olarak kullanıldığını kaydeden gazete, bunun Kıbrıs Rum tarafındaki en büyük suç piyasası olduğunu ve bunun beyaz kadın ticareti ile uyuşturucunun izlediğine işaret etti.
Gazete analizde yer alanlara kısaca şöyle yer verdi;
“İnsanlar küçük tekneler ve ticari gemilerle geliyor, öte yandan işgal bölgelerinde yasadışı bir şekilde üniversiteler kuruluyor. Bunlar ise Afrika kökenli öğrencilere ikamet izni veriyor ve bunların çoğu derslerini de takip etmiyor. Bazıları da varır varmaz ara bölgeyi geçmeye ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nde sığınma talebinde bulunmaya yönlendiriliyorlar. Buna ek olarak bazı insanlar da sahte evliliklerle sığınma elde etmeye çalışıyor…”
Analizi kaleme alan uzmanlara dayanarak, Güney Kıbrıs’ta ticaretin KKTC’den olumsuz etkilendiği iddiasında da yer veren gazete, ilk başta Güney Kıbrıs’ta silah sahibi olan kişilerin oranının yüksek olduğunun kayda geçirilmesine rağmen, ateşli silahlarla gerçekleştirilen suçların sayısının nispeten küçük olduğuna işaret etti.
Analizde, birçok ateşli silahın Kıbrıs Rum Yönetimine KKTC üzerinden geldiği de ileri sürüldü.
Analizde KKTC’deki taklit ürünlerden de söz edildiğini ve taklit ürünlerin Güney Kıbrıs’ta ciddi bir problem olduğunu yazan gazete, taklit ürünlerin çoğunun Türkiye’den geldiğini öte yandan Kıbrıs Rum kesiminin sahtecilik ve korsanlık yüzünden yılda milyonlarca Euro kaybettiğini de iddialarına ekledi.
Gazete yasa dışı ticaretin BM’nin Astromerit ile Lefkoşa arasındaki askersizleştirilmiş güvenlik alanında gerçekleştirildiğini ve bunun kontrol edilmesinin zor olduğunu da kaydetti.
Gazete “Kıbrıs Şüpheli Parayı Çekiyor” ara başlığıyla yer verdiği haberinde ise, vergi cenneti olmamasına rağmen Kıbrıs Rum kesiminin esnek bir vergi sistemine sahip olduğunu ve şüpheli parayı çektiğini kaydetti.
Öte yandan Rus mafyasının büyük bir ekonomik ve finansal etkiye sahip olduğunu ve Kıbrıs Rum kesiminde en iyi bağlantılara sahip suç grubu olduğunu da yazan gazete, KKTC’de Interpol tarafından aranan birçok insan bulunduğunu da iddialarına ekledi.
-Dolandırıcı avukatlar
Politis gazetesi ise manşetten yer verdiği bir haberinde, Lefkoşa güneydinde faaliyet gösteren bir avukatın faaliyetleriyle ilgili yeni unsurlara yer verdi.
Söz konusu avukatın yeraltında faaliyet gösteren kişilerden, taşınmazlarla ilgili yatırımlar aracılığıyla haksız kazanç elde ettiği yazan gazete, avukatın ortağının avukatlık bürosundan ayrılarak söz konusu avukatı dolandırıcılıkla suçladığını kaydetti.
Gazete Limasol polisinin önünde değeri 2 milyon Euro’yu aşan ve sahtecilik yapılması suretiyle devredilen taşınmazlarla ilgili iki dava bulunduğunu ve konunun polis tarafından araştırıldığını ekledi.
