EDON Merkez Konseyi Genel Sekreteri Seviros Koulas, EDON‘un Trodos Gezisi‘nin iki toplumlu ve anti-emperyalist olmak üzere ikili bir karaktere sahip olduğunu belirtti.
Koulas, Trodos Gezisi’nin Kıbrıs halkının ortak mücadelesi olduğunun altını çizdi.
Koulas, EDON’un yeniden yakınlaşma hareketinin temellerine öncülük ettiğini, Kıbrıslı Türk gençler ve örgütleriyle yakın ilişkiler sürdürdüğünü kaydetti.
Koulas, Kıbrıs sorununun çözümünün her zaman öncelikli olması gerektiğini söyleyerek, “Bizim neslimiz için Kıbrıs sorunun çözüm konusu, tam anlamıyla bir ölüm kalım meselesidir” dedi.
EDON Merkez Konseyi Genel Sekreteri Seviros Koulas, Voice Kıbrıs Haber’e konuştu.
Soru: Gezinin kendisiyle ve bu etkinliğin kısa tarihiyle başlayalım mı?
Koulas: EDON’un Trodos Gezisi hem teşkilatımız hem de genel olarak toplum için bir gelenektir. Trodos’a ilk gezi 1959’da gerçekleşti ve o yıldan itibaren günümüze kadar devam eden uzun bir gelenek başladı.
Son yıllarda EDON’un Trodos gezisi, ikili bir siyasi karaktere sahip oldu. Ana mesaj, yüzlerce Kıbrıslı Türk yurttaşımızın da katıldığı gezinin iki toplumlu yapısı üzerinden ifade ediliyor. Kıbrıslı Rumların ve Kıbrıslı Türklerin ortak iki dilli beyanı olan iki dilli metinlerden oluşuyor.
Öte yandan, Kıbrıslı Rumlar ve Kıbrıslı Türkler birlikte, ülkemizden ayrılmalarını istediğimiz İngiliz üslerinin çevresinde ortak yürüyüş yaparak, geziye anti-emperyalist bir damga ve yönelim kazandırıyoruz.
Genel olarak EDON’un düzenlediği Trodos gezisinin ana mesajı elbette halkımızın, Kıbrıslı Rumların ve Türklerin çözüm ve yeniden birleşme yönündeki ortak mücadelesidir. Bu yıl gezi, 28 Ocak’ta “Neslimizin yeniden birleşmesi görevi – Birleşik Federal Kıbrıs” sloganıyla düzenleniyor.
Soru: Daha önce Kıbrıslı Türklerin katılımından bahsetmiştiniz. EDON’a yeniden yaklaşmanın önemi nedir ve Kıbrıslı Türk gençlerle ilişkisi nasıl?
Koulas: EDON, Halk Hareketi ile birlikte Kıbrıslı Rumlar ve Türkler arasındaki yeniden yakınlaşma hareketinin her zaman başında yer aldı. Yeniden yaklaşmaya ilişkin konumlarımız, sınıfsal yaklaşımımızın ve ideolojimizin bir sonucudur. EDON, 1974 olaylarından sonraki ilk günlerden itibaren, emperyalizmin Kıbrıs aleyhine bölücü planlarının gerçekleşmemesi için Kıbrıslı Rumların ve Türklerin birlikte mücadele etmesi gerektiğinin bayrağını yükseltti.
Her iki toplumdan milliyetçilerin saldırılarına rağmen, Kıbrıslı Türklerle birlikte yeniden güçlü, siyasi, işgal karşıtı ve kitlesel bir yaklaşma hareketi kurmayı başardık.
EDON’a göre yeniden yaklaşım, ortak sınıf, toplumsal ve siyasal mücadelelerden kaynaklanıyor ve emperyalizme karşı ortak vatan, federasyon ve halkımızın insan haklarının güvence altına alınması mücadelesiyle ifade ediliyor. Kabul edilebilir bir çözüme ulaşmak için temel ilkeleri korumanın gerekli olduğu konusunda ancak karşılıklı anlayışla başarılı olabiliriz.
EDON’un Kıbrıslı Türk gençlerle ilişkileri tarihsel olarak “gözbebeği” olmuştur ve hâlâ da öyledir. İlerici Türk gençlik örgütleriyle kardeşlik – yoldaşlık ilişkileri sürdürüyor, onları geliştirmeye, zenginleştirmeye çalışıyoruz.
Soru: EDON’un katıldığı ve düzenlediği başka iki toplumlu etkinlikleri var mı?
Koulas: Tüm faaliyetlerimiz, ister sosyal, ister siyasi, ister kültürel olsun her zaman her Kıbrıslı Türk yurttaşımıza açıktır. Ancak aynı zamanda, ana veya özel unsuru ortak mücadele ve iki toplumlu karakter olan bir dizi eylem de mevcuttur. Daha önce bahsettiğimiz gibi EDON’un Trodos’a olan Kıbrıs Gezisi’ni öne çıkarıyoruz.
Her yıl Nisan ayı başında halkımızın kahramanları Derviş Ali Kavazoğlu ve Kostas Misiaoulis onuruna “15 Günlük Yeniden Yaklaşım” etkinliği düzenliyoruz. Bu bağlamda, Kıbrıs genelinde Kıbrıslı Türklerin de katılımıyla, yeniden birleşme ve iki toplum arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi için ortak mücadeleyi vurgulayan ve ön planda tutan birçok iki toplumlu eylem ve etkinlik gerçekleştiriyoruz. EDON’un bu yıl 3-4-5 Temmuz tarihlerinde gerçekleştireceği yıllık Kıbrıs Pan-Kıbrıs Festivali’nde genellikle çok sayıda Kıbrıslı Türk yurttaşımız ve Kıbrıslı Türk gençlik örgütlerinden delegasyonlarımız oluyor ve ortak mücadelemize festivalde en merkezi noktada iki toplumlu bir köşe alanı oluşturuyoruz.
Tüm geniş çaplı etkinliklerimizde, olağanüstü kongrelerimizde, büyük siyasi ve toplumsal mücadelelerimizin her birinde, her zaman ilerici Kıbrıslı Türk gençlik örgütlerinden Kıbrıslı Türk gençlerinin yer almasını hedefliyoruz.
Elbette yıl içerisinde çeşitli organizasyonlarla daha birçok ikili eylem ve etkinlik geliştiriliyoruz. Bahsettiklerim istikrarlı ve en önemlileridir tabii.
Soru: 2017 yılından bu yana Kıbrıs sorunu tarihindeki en büyük müzakere boşluğunu yaşıyoruz. Çözüme ulaşmak için sizce hangi adımlar atılmalı?
Koulas: Öncelikle bu boşluğun çok tehlikeli olduğunu vurgulamamız gerekiyor. Kalıcı bölünme tehlikesi her zamankinden daha görünür durumda ve bizler bu kabusun gerçeğe dönüşmemesi için elimizden gelen her şeyi yapmaya kararlıyız.
Yaşanan olumsuz durum ve hayal kırıklığı nedeniyle toplumun çoğunluğu tarafından algılanmasa da, Kıbrıs sorununun çözümü her zaman öncelikli olmalıdır. Bizim neslimiz için çözüm meselesi tam anlamıyla bir ölüm kalım meselesidir.
Söz konusu iki toplumun liderleri olunca, derhal harekete geçmemiz gerektiğini düşünüyorum. EDON olarak, müzakerelerin müktesebatını güvence altına alarak, Şubat 2014’teki ortak açıklama, 2017’ye kadar sağlanan yakınlaşmalar ve Guterres çerçevesinden yola çıkarak, üzerinde mutabakata varılan çözüm esası çerçevesinde müzakerelere kaldığı yerden devam etme çağrısında bulunuyoruz. Yeni fikir yok, mutabakata varılandan sapma yok, ve mutabakata varılan çözüm tabanının dışında bir yol yok; kısacası başka yol yok.
Kıbrıslı Rumlar ve Kıbrıslı Türkler söz konusu olduğunda, asla unutmamamız gerektiği söyleniyor ancak Kıbrıs sorunu, tıpkı diğer ülkedeki önemli meseleler gibi, ülkemizin kendi meselesidir.
Barış ve çözüm güçleri olarak, ülkemizin ve halkımızın kurtuluşu ve yeniden birleşme ihtiyacını gençlikte beslemek, korumak ve güçlendirmek bizim görevimizdir.
Kallis Antounas-Voice International 2024
