FeaturedVOI Özel Haber

Nikos Iouannou: İki liderinde ”ateşe benzin dökmeyi bırakması” gerek!

Nikos Iouannou: “Sınır kapıları açıldıktan sonra toplumları yakınlaştırmak adına her şekilde çaba gösterdik. Farklı etkinlikler düzenleyerek Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumları yakınlaştırmayı başardık. Kıbrıslıların o dönem başlamış olan ilişkileri yıllar geçtikçe daha da bağlanıp güçlendi.”

Nikos Iouannou: “Çok büyük kültürel etkinlikler organize etmeyi başardık. Özellikle Derinya’da, Mağusa’da ve daha başka bölgelerde. Bu etkinliklere katılan insan kalabalığının sayısı binlere ulaştı.”

AKEL’in eski Mağusa bölge sekreteri ve şimdi ki AKEL Merkez Komitesi Politbüro üyesi aynı zaman da Mali Başkanı Nikos Iouannou Voice of the Island’a konuştu.  Iouannou Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumların yakınlaşması için yapmış olduğu eylemleri, uzun yıllar boyunca parti olarak hedeflerini, CTP ve diğer ilerici partilerle birlikte, iki toplumu yakınlaştırmak adına yaptıkları çalışmaları anlattı.

Kıbrıslı Türkler ile güçlü arkadaşlıklar kuran, kendi çapında ve AKEL üyesi olarak da Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumların arasındaki ilişkilerin sağlamlaşmasında katkı da bulunan Nikos Iouannou’nun röportajı şöyle

Soru: Siz ve AKEL müzakereler hakkında ne düşünüyorsunuz? Son yaşananları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Nikos Iouannou: İki liderin olumsuzlukla sonuçlanan son görüşmenin gelişmelerinin ardından, bugün zor bir gündür. Fakat umuyoruz ki iki lider müzakerelere devam edecekler, çünkü iki tarafta bulunan milliyetçilik unsurlarından etkilenmemeleri gerekiyor. Cesaret gerekiyor, şu an suçlama zamanı değil. Bu mesajın her ne kadar Kıbrıslı Türk lidere ulaşması gerekiyorsa aynı şekilde Anastasiadis beyefendiye de ulaşması gerekiyor. İki taraf arasında var olan anlaşmazlıkların en kısa zamanda giderilmesi ve tekrardan müzakerelerin başlaması gerekiyor.

İki toplumun iki ayrı bölgede, eşit politik ve siyasi haklara sahip olduğu bir Federal yapıyı kayıtsız ve şartsız bir şekilde destekliyoruz. Güvenlik konusunun iki toplum arasında anlayışla karşılanması gerekiyor. 1963, 1967 ve 1974 yılların da çok zor dönemler geçirdik. Şahsen ben Kıbrıs konusunun çözümüne yakın olduğumuzu düşünüyorum. Hristofyas ve Talat tarafından birçok yakınlaşmalar olmuştu ayrıca devamında Anastasiadis ve Akıncı tarafından da bu yakınlaşmalar da devam etmiştir.

10 yıllık ilerlemeye eşit denecek kadar, 2016 yılında ve devamında birçok ilerlemeler olmuştur. Artık son döneme geldiğimizi söyleyebilirim. Bazı farklılıklar var. Ama bunları aşabilmek için de iyi niyet gerekiyor. Biz parti olarak iktidarda olmadığımız halde, her şekilde durumu kurtarmak adına olaylara katkı koymaya çalışıyoruz ki anlaşma konusunda artık bizi ilgilendiren konularda bir yere varalım diye. Bizim açımızdan dönüşümlü başkanlığa olumlu baktığımızı biliyorsunuz. Fakat olacak olan dönüşümlülük oy ağırlıklı ve çapraz olması gerekiyor yani hem Kıbrıslı Türkler hem de Kıbrıslı Rumlar oy kullanabilmeli.

Böylece bende Kıbrıslı Türk Cumhurbaşkanının veya Başbakanın kim olduğunu seçebileyim. Aynı hakka bir Kıbrıslı Rum için Kıbrıslı Türk’te sahip olacaktır yani seçme hakkına sahip olacaktırlar. Christofya ile Talat’ın sunmuş oldukları bunlardı. Bu yolla geçmişin problemlerini geride bırakacağız. Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum birlikte oy kullanacaklar, seçme hakkına sahip olacaklar. Kıbrıslı Türk, Kıbrıslı Rumlara görüşlerini bildirerek seçim kampanyası yapabilecek aynı şekilde de Kıbrıslı Rum Kıbrıslı Türklere. Bu durum bir zaman sonra ayrımcılığı engelleyecek ve toplumlara adamızın geleceğine daha iyi bakabilmelerini sağlayacak.

Görünen o ki Kıbrıslı Türkler ile aramızda bizleri ayırabilecek önemli unsurlar yoktur. Bizi ayıranlar ve çözümü istemeyenler aynı dili konuşuyorlar. Bir tanesi ENOSİS’i diğeri TAKSİM isteyenlerdir. Amaçların Kıbrıs’ın ikiye ayrılmış olarak kalmasıdır. Fakat biz Kıbrıs’ın ikiye ayrılmış olarak kalmasını istemiyoruz, bizim istediğimiz Kıbrıs sorununu çözmektir ki ileriki nesillerin daha iyi bir gelecekleri olması için. Asker olmasını istemiyoruz, serbest dolaşım olmasını istiyoruz, her kim nereye istiyorsa evini oraya inşa edebilsin, nerede istiyorsa orada çalışabilsin, piyasada nereden istiyorsa orada ticaretini yapabilsin ve bugün var olan sınırlandırmalar olmasın. Bugüne kadar görüşmelerde bunlar görüşüldü ve bunların kaybolmaması gerekiyor çünkü bunlar kaybolursa beraberlerinde umut da kaybolur.

Soru: Elam konusunun görüşmeleri engelleyeceğini veya daha fazlası sonlandırabileceğine inanıyor musunuz?

Nikos Iouannou: Gerçek şu ki meclisin bu kararı bizleri geriye götürdü. Akel bu duruma itiraz eden tek partiydi. Bu karar yanlış olduğu kadar, zamansız ve tehlikeliydi. Bu durum Elamın açıkca hedefleri olduğunun göstergesiydi. Maalesef ki başka partilerde gerek bilinçli gerekse bilinçsiz olarak Elam’ın bu tuzağına düştüler. Bu akılsızca davranan kişileri kısıtlamak yerine yaptıklarını kutlamak için onlara fırsat verdik maalesef. Ayrıca Demokratik Partinin de onları desteklemeleri konusunu halen daha anlamış değilim. Umarım bu yapmış oldukları hareketin Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile alakası yoktur. Kıbrıs Türk tarafının tepkilerini bir yere kadar anlıyorum, fakat Kıbrıslı Türk liderin tarafından da aşırı açıklamalar yaptığını düşünüyorum ki bu durum yapılan çabalara yardımcı olmaz. İki liderinde “ateşe benzin dökmeyi bırakması” ve anlaşmanın yolunu bulmaları gerekiyor.

Soru: Sizce şuan ne yapılmalı?

Nikos Iouannou: Şu anki olmazsa olmaz olan, bir şekilde bir yol bulunup, müzakerelere geri dönülmesi ve askıda kalan konuların çözülmesi gerekiyor. Söylediğim gibi bizi ayıran pek bir şey olmasa da, yine olan şeyler vardır.  Kıbrıslıları ilgilendiren güven ve garantörlük konularını ki üçüncü kişileri de dâhil olduğu bu konuların çözümlenmesi gerekiyor.  Liderlerin akıllarında bulundurmaları gereken, savaş isteyenlerin varlığı değil de barış isteyen bir toplumun var olduğudur.

Soru: Son olarak Kıbrıslılara mesajınız var mı?

Nikos Iouannou: Sizleri bu girişiminizden dolayı tebrik ediyorum çünkü bu tip girişimlere ihtiyacımız vardır. Kıbrıs halkının sesi hem Kıbrıslı Türklerin Hem de Kıbrıslı Rumların sesine ihtiyaç vardır. İnternet üzerinden “sınır” olmadığından dolayı toplumları daha da yakınlaştırabilir. Tabii ki bizim istediğimiz toplumların sadece internet vasıtasıyla yakınlaşmaları değil aynı zamanda gerçek hayatta da bire bir yakınlaşmalarını istiyoruz.

Röportaj: Hatice Kerlo



Benzer Haberler

6 ve 7 yaşındaki iki kız çocuğuna cinsel tacizde buluna zanlı “Sarhoştum hatırlamıyorum”

Voice Kıbrıs Haber

Yeni asgari ücret 29 bin 640 TL

TAK

Naimoğulları “Yarın daha sert geleceğiz”

TAK

Bu güzergahı kullanacak sürücülerin dikkatine!

Voice Kıbrıs Haber

Minareliköy’de infiale neden olan olay!

Voice Kıbrıs Haber

Taşınmaz Mal Edinme ve Uzun Vadeli Kiralama (Yabancılar) (Değişiklik) Yasa Tasarısı oyçokluğuyla geçti

TAK