FeaturedKIBRIS

Kıbrıs Rum iç cephesi, Anastasiadis ve Hristodulidis’i topa tuttu

Avrupa Konseyi’nin 1-2 Ekim’de Brüksel’de gerçekleştirilen özel toplantısına giderken çıtayı, AB’nin itibarını kurtarmak, Türkiye’ye karşı yaptırım kararı aldırmak noktasına yükseltmelerine rağmen, dün sadece Türkiye’ye uyarı içeren bir karar elde edebilen Kıbrıs Rum ve Yunan hükümetleri, muhalefet ve halk tarafından topa tutuldu.

Politis haberi “Çifte Standart ile Memnun… Ortakların Türkiye’ye Karşı Yaptırımlara Desteği ‘Buzdolabında’” başlığıyla manşetten “Çıtayı Yükseğe Koydular, Nihayetinde Uyarılarla Yetindiler… ‘Paralel Yaptırımlar’ Yerini Diyaloğa Bıraktı” başlığıyla da iç sayfasından aktardı.

Kıbrıs Rum yönetiminin AB düzeyinde, Beyaz Rusya’ya (Belarus) yönelik önlemlerin Türkiye’ye yönelik olanlarla el ele gitmesi gerektiğini dile getirmesine ve hatta “veto” kartını göstermesine rağmen Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in sonunda Beyaz Rusya’ya derhal yaptırım uygulanmasına rıza gösterdiğine dikkat çekti.

“AB’NİN STRATEJİK ÇIKARI DOĞU AKDENİZ’DE TÜRKİYE’YLE İŞ BİRLİĞİ GELİŞTİREREK KARŞILIKLI ÇIKARA DAYALI İLİŞKİ KURMAK”

AB liderinin, AB’nin stratejik çıkarının Doğu Akdeniz’de istikrar, güvenli bölge ve Türkiye ile bir iş birliği geliştirmek ve karşılıklı çıkara dayalı ilişki kurmak olduğunda uzlaştığını yazan gazete, Avrupalı ortaklarının, Almanya Başbakanı Merkel’in önderliğinde bu bilinçle hareket ettiğini, diyalog perspektifi şekillenmesi ve Ankara ile olumlu ajanda mantığının ağır bastığını belirtti.

AB’nin, zirve toplantısında Doğu Akdeniz’deki bütün müdahillere diyalog yolunu gösterdiğine işaret eden gazete, “Türk-Yunan meselelerinde yol, diyalog ve Ankara ile Atina arasındaki istikşafi görüşmelerin yeniden başlaması, Türkiye ile Kıbrıs arasındaki gerilimde ise -27’lere göre- yol Kıbrıs müzakerelerinin yeniden başlamasından başkası değildir” ifadelerini kullandı.

ANASTASİADİS VE MİÇOTAKİS’İN YOĞUN BASKILARINDAN SONRA…

Avrupalı liderlerin (zirve kararında) Türkiye’nin Kıbrıs Rum MEB’i içerisindeki faaliyetlerini kınamaya ve Türkiye’yi, buna derhal son vermeye çağırmaya özen gösterdiğini kaydeden gazete, bu ifadelerin Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ve Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in “yoğun baskılarından sonra” eklendiğine dikkat çekti.

Gazete, hükümetin, paralelinde Türkiye’ye de yaptırım uygulanmazsa Belarus’a yaptırımları veto silahını da çıkararak yaptırımlar konusunda çıtayı fazla yükseğe koyduğu zirveden Anastasiadis’in Belarus’a yaptırımlara rıza göstermesi sonucu çıkmasının Kıbrıs Rum iç cephesinde DİSİ dışındaki bütün siyasi partilerde ve halkta hayal kırıklığı yarattığını vurguladı.

Habere göre Anastasidis dün öğle saatlerinde Brüksel’de düzenlediği basın toplantısında, zirveden çıkan sonuçtan memnuniyet belirterek “Türkiye’ye yaptırım amaç değildi. Önemli olan, Türkiye’nin kanunsuz faaliyetlerine son vermesi ve Kıbrıs sorununun kesin çözümü için bereketli bir diyaloğa zemin hazırlanması için gerekli olumlu ortamın yaratılmasıdır” dedi.

Kıbrıs Rum yönetiminin son dönemde cereyan edenleri, tansiyonu düşürme yolunun açılması hedefiyle taktik hareketler olarak yorumladığı da kaydedildi.

Zirve karar metninde Kıbrıs sorunu kokusu bulunduğuna dikkat çekilen haberde, ifade edilen en önemli konulardan birinin Kıbrıs sorunu ve müzakerelerin süratle başlamasına destek beyanı olduğuna işaret edildi. Avrupa Konseyi’nin soruna BM kararlarına ve AB ilkelerine uygun bir çözüme bağlılığı vurgulanırken Türkiye’ye “yapıcı tavır sergileme” çağrısı yapıldığı, AB’nin de yeni bir Kıbrıs toplantısına kendisini temsil edecek bir temsilci atayarak aktif katkıda bulunmaya hazır olduğu belirtildi.

Karardaki; BM Güvenlik Konseyi’nin Maraş’ın yasal sakinlerine iade edilmesine atıf yapan 550 ve 789 sayılı kararlarına atfın önemine işaret eden gazete, Konsey Başkanı Michel’in, önümüzdeki dönemde çok tartışılması beklenen, Doğu Akdeniz için çok taraflı konferans önerisine dair “gölgelerin” varlığını koruduğunu belirtti, şunları ekledi:

“Konferansın katılımcıları veya konu listesi netleştirilmedi. Kimlerin katılacağı ve hangi konuların ele alınacağına konferansa katılacak olanlar karar verecek.  Ancak bu belirsizlikler, Ankara’ya, Kıbrıslı Türklerin katılımı meselesini dayatmasına olanak tanıyor.”

Haravgi, “Çıtayı Yükselttiler ve Altına Düştüler… İtibarı Kurtarmadan ‘Yaptırımlar Amaç Değildi’ye… Anastasiadis Konsey Sonuçlarından Memnun Olduğunu Söylüyor” başlıklı manşet haberinde, Anastasiadis’in dün Brüksel’de düzenlediği basın toplantısında, zirve kararlarının Kıbrıs Rum siyasi partileri ve genel olarak Kıbrıs Rum halkında yarattığı olumsuz izlemini dağıtmak için “memnuniyet” belirttiğini yazdı.

SİYASİ PARTİLER PÜR ATEŞ…

Siyasi partiler tarafından yapılan açıklamalara da yer veren gazete, DİSİ dışındaki partilerin zirve kararından, beklenti çıtasını çok yüksek tuttuğu için Anastasiadis hükümetini sorumlu tuttuğuna dikkat çekti.

Gazeteye göre AKEL Basın Sözcüsü Stefanos Stefanu, Kıbrıs Rum yönetiminin, koyduğu hedefler temelinde başarısız olduğunu, önceki günlerde yükselttiği çıtanın altına düştüğünü söyledi. Kararda, Kıbrıs müzakerelerinin uzlaşılmış çerçevede yeniden başlamasına ve BM Güvenlik Konseyi’nin Maraş’la ilgili kararlarına atıf yapılmasına dikkat çeken Stefanu, Anastasiadis hükümetini gerilimi düşürme ve Kıbrıs sorununu çözme hedefine odaklanmaya çağırdı.

DİSİ bir “uzlaşı ürünü” olsa da kararların çok önemli olduğu görüşünü belirttiği açıklamasında, “Türk meydan okumalarının kınanmasının olumlu olduğunu ve diyaloğa fırsat verdiğini” kaydetti. DİSİ “Bu kararlar ile Türkiye sorumluluklarıyla yüz yüze getiriliyor” ifadesini kullandı.

DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos, “Başkan Anastasiadis ve Dışişleri Bakanı Hristodulidis’in bu yeni başarısızlığı ülkemizin itibarını zedeliyor ve Kıbrıs halkına hayal kırıklığı yaratıyor” ifadesini kullandı, şunları ekledi:

“Hükümetin ‘Beyaz Rusya’ya yaptırımlar ancak Türkiye’ye de olursa uygulanabilir’ tezi, nihayetinde Beyaz Rusya’ya yaptırım ve Türkiye’ye sadece uyarı tavizine dönüşmesi, Başkan Anastasiadis’in ve Dışişleri Bakanı’nın yeni başarısızlığı demek olan çok olumsuz gelişme.”

EDEK, zirve kararlarını “Kıbrıs ve Yunanistan’a destek ifadesi yönünde olumlu unsurlar içeriyor olmasına rağmen etkin olmayan ve itibarsız” diye nitelediği açıklamasında, zirvenin somut ve sert önlem almada kararlılık gösteremediğine işret etti.

Vatandaşlar İttifakı, Türkiye’nin, kendisine ticari ve ekonomik çıkar sağlayacak Gümrük Birliği anlaşmasının modernizasyonu gibi bazı taleplerini benimsetmeyi başardığını, Türkiye’nin Kıbrıslı Türklerin de katılmasını isteyeceği peşinen bilinen Doğu Akdeniz’de çoklu konferansa da atıf yapıldığını belirterek zirve karar metnini “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin başarısızlığı” olarak niteledi.

Dayanışma Hareketi ise AB’nin “ahlaki açıdan intihar ettiği” görüşünü ortaya koydu; gelişmeleri “Yunan vetosunu da lağveden saçmalık” olarak niteledi.

“GRİ NOKTA”

Fileleftheros, “AB Yaptırımları Sildi… 27’ler Türkiye’ye Davranışlarını Değiştirmesi İçin Aralığa Kadar Olanak Tanıyor” başlıklı manşet haberinde, Kıbrıs Rum yönetiminin karar metninin 20’nci maddesini, AB’nin Türkiye’den önümüzdeki iki ay içerisinde yapmasını bekledikleri açısından çok önemli bulduğunu ancak 17’nci maddenin bir “gri nokta” barındırdığını belirtti, şunları yazdı:

“Avrupa Konseyi Türkiye’ye ‘gelecekte uluslararası hukuk hilafında benzer faaliyetlerden uzak durmaya çağırıyor. Bu ifade, mevcut durumun devamına bir çeşit müsamaha olarak da yorumlanabilir.

Alithia manşetten aktardığı habere “Top Erdoğan’ın Ayağında… Kıbrıs ve Yunanistan Zirve Toplantısı Kararlarından Memnun… Türkiye’ye Sert Uyarılar ve Aralığa Kadar Süre… Türkiye Çok Rahatsız: ‘Kıbrıslı Rumlarla Görüşmemiz Söz Konusu Değil” başlık ve spotlarını attı.

(TAK)


Benzer Haberler

KÖDER, KTÖS ve KTÖK arasında imzalar atıldı

TAK

CTP’den “İklim Değişikliği Etkisinde Su Sorunu ve Çözüm Önerileri Çalıştayı”

TAK

Telefonundaki yazışmaları sildi, sim kartı imha etti!

Voice Kıbrıs Haber

Borsa günü rekor seviyeden tamamladı

AA

Hala Sultan Futsal Takımı Türkiye finallerinde

TAK

Gardiyanoğlu “1 Mayıs’ta çalışan emekçiye normal günün iki katını ödemek yasal zorunluluktur”

TAK