FeaturedVOI Özel Haber

Happy Birthday Kezban Nene

Emekli olduğum mesleğimi 11 yıldır yapmasam da, yaklaşık bir yıl önce yazmaya karar vermiştim. Televizyonculuk mesleğinde yazıdan, sözden önce görüntü geliyordu benim için. Hayatımda hiç bir gazetede yazmamıştım. Benim için yep yeni ve heyecanlı bir deneyim olacaktı. Şansımdan mıdır nedir bilmem. Ama hep de karşıma yazılmamış konular çıkmıştı. Hoş, yazılmış olsa bile, gözüme güvendiğim için farklı bir pencereden bakabildiğimi biliyordum. Bu güne kadar yazdığım her şeyi sadece yüreğimden geldiği için yazdım. Kendi duygu ve düşüncelerimi sizlerle paylaşmaya çalıştım. Gösterdiğiniz ilgi ve alakadan son derece mutlu olduğumu belirtmek isterim. Tüm okuyucularıma sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Bu noktada teşekkür etmem gereken bir de kurum vardır. Yazılarımı yayınladığım Voice Of The Island kurumuna teşekkür ederim.

Voice of the Island 2018 – Cemal Dermuş

Basın camiasında çalışanlara hep şu soruyu sorarlar…

Sizin için ilk veya en önemsediğiniz çocuğunuz hangisidir ? ( Yazdığınız yazılar veya ürettiğiniz programlar birer çocuktur.)

Kendi adıma cevap verecek olursam, benim için yazılı basın alanındaki ilk yazım “Cereyanı Bekleyen Gorolambi” ilk göz ağrımdı.  “Adım Ömer, 13 yaşındayım“ı unutamam. Hele hele “Gözyaşlarındaki Aidiyet” benim yazı yazma hayatımdaki dönüm noktamdı.

Neden mi?

Hangimiz anamızı, babamızı, doğduğumuz toprakları unutabilir ki?

Ben de unutamam.

Bu nedenle hem “Gözyaşlarındaki Aidiyet” hem de “Aidiyetteki Aşk” yazılarını yazmıştım. Çünkü anamı babamı ve doğduğum köy olan Ayyanni’yi asla unutamam. Hep ruhumda benliğimde yaşıyorlar.

Bu yazılarımdan sonra işin boyutu değişti ve Ayyanni ile ilgili bir kitap yazma çalışmasına dönüştü.  Bu nedenle Ayyanni’ye daha sıkça gitmeye başladım. Ayyanni’deki cami restorasyonu sonrasındaki açılış için gittiğimde çok sevdiğim köylüm sevgili Mustafa Zaifoğlu ile kısa bir sohbetimiz oldu. Aslında kısa diyorum ama, kısa deyişim hiç doyamadığımızdandır.

Genellikle doğduğumuz köyümüzü ve atalarımızı konuşmuştuk.

Bu sohbetten sevgili anacığının hayatta olduğunu öğrendiğimde dünyalar benim olmuştu!…

O gün sözleştik ve 3 gün sonrasında anacığını ziyarete gitmiştik. Tanrım ne büyük bir mutluluktu yaşadığım.

Her şeyden konuştuk, şakalaştık, ve atamız asırlık çınarımız bizlere hayatından başlayarak birçok şeyler anlatmıştı.

Bir dağ köyü ve üzüm bağlarıyla bezenmiş yemyeşil bir tabiat örtüsüne sahip olan köyümüzde, “en güzel paluze” nasıl yapılır diye sordum?

Allah iyiliğini versin Kezban Nene. Biraz şaşırarak biraz da espriyle karışık ,”Ma vardır bağın da soran bana bunları ” diye cevap vererek başladı anlatmaya.

Bir tek şeyin dışında her şey mükemmeldi.

Kezban Nene 105 yaşını doldurmak üzereydi. Aklı başında ve geçmişini mükemmel anlatan, espriler yapan, hatta yaptığı esprilere kahkaha atarak kendi de bizim kahkahalarımıza eşlik edebilen mutlu ve huzurlu bir büyüğümüzdür.

Tek sıkıntısı gözlerinin görmemesi!…

O gün karar verip Mustafa Zaifoğlu’na, Kezban Nene’nin doğum gününü sormuştum.

Gün geldi ve hoş geldi…

4 Şubat Pazar günü için organize ettiğimiz Kezban Nene’nin doğum günü partisine büyük bir heyecanla gitmiştim. Mustafa Abi’min hoşgeldin deyişiyle bir içeriye girdim ki ne göreyim.

Kalabalık, kalabalık! Hepsi de çocuklar, torunlar ve torun çocuklarından oluşan bir kalabalıktı. Hemen gidip Kezban Nene’nin “Asırlık elleri”‘ni öpüp nice sağlıklı yaşlar dileyip, hayır duasını aldıktan sonra işime koyuldum. Sevgili yeğenim Adviye Dermuş da gelip fotoğraf çekimlerinde destek verdi. Teşekkür ederim Advişim.

Kökleri Arnavutlar’dan gelme Kezban  Nene,  Ayyanni’ye yakın Malunda köyünde dünyaya geldi. İlkokulu Malunda’da tamamladı. Kuranı Kerim’i hatmetmiş bir nenemiz Kezban Nene.

1953 yılındaki Baf depremi sonrasında Ayyanni’ye yerleştiler. Beş kardeş olan Kezban Nene’nin diğer kardeşleri, Zalihe, Yakup, Saliha ve Mehmet. (Kezban Nene dışındakiler hepsi rahmetlik) Beş kardeşten biri olan Kezban Nene rahmetlik eşi Ahmet ile evlenerek 5 çocuk sahibi oldu.

 En büyükleri Ayyanni’nin medarı iftiharlarından Bayındırlık ve Ulaştırma eski  bakanımız Sn. Nazif Borman, Şerif Özen, rahmetlik Behiye (Beyhan), Muharrem Zaifoğlu ve Mustafa Zaifoğlu. 

En en en acıları ve mutlulukları yaşamış Kezban Nene’nin 5 çocuğundan, 16 torun ve 16 torundan ise 21 torun çocuğu vardır. En küçük torun çocuğu ise, Feray torununun oğlu olan Poyraz torundur.

Poyraz toruna Allah analı babalı nice ömürler versin. Kezban Nene’nin ise asırlık ellerinden bir kez daha öpüp Allah nice sağlıklı ömürler nasip etsin diyerek hepinize saygılar ve sevgiler.

Voice of the Island 2018 – Cemal Dermuş

Fotoğraflar: Adviye Dermuş

 


Benzer Haberler

Galatasaray’dan 6 gollü galibiyet: Süper Lig’de yeni rekor

NTV

19’uncu İpek Koza Festivali tamamladı

Voice Kıbrıs Haber

TürkBankası bahar etkinliğinde ana tema yine “ Sürdürülebilir Bir Gelecek ” oldu

Voice Kıbrıs Haber

Zanlı “Kimse para vermedi, 4 gün aç kalınca polise gittim”

Voice Kıbrıs Haber

Tatar İİT Zirvesi’nde konuştu “Kıbrıs Türk Halkının maruz bırakıldığı İnsan Haklarını ihlallerine yönelik somut adımlar atmalıyız”

TAK

Büyükkonuk Eko Gün’deki etkinlikler iptal edildi

TAK