Güney Kıbrıs’ta bulunan Kıbrıs Gazeteciler Birliği Başkanı Yorgos Frangos, 27 yıldır devam eden gazetecilik kariyeri yanında, önemli bir edebiyatçı. 1962 doğumlu olan Yorgos Frangos üniversiteyi Moskova’da okudu. Rusya’da Uluslararası Gazetecilik bölümünden mezun olduktan sonra adaya dönüp Haravgi gazetesinde çalışmaya başladı. Birkaç yıl sonra ise 20 yıl çalışacağı Fileleftheros gazetesine geçti. Bütün bu yıllar boyunca serbest röportaj alanında çalıştı ve tarım, gençlik, siyasi yaşam ve savunma ile ilgili pek çok konuyla uğraştı.
Voice of the Island – Kyriacos Kiliaris
Frangos geçen Aralık’tan itibaren güneydeki Kıbrıs Gazeteciler Birliği’nin (ESK) başkanlığını yürütüyor. Birliğin yeni yönetim kurulu seçildikten sonra ESK iki toplumlu aktivitelerde daha faal bir şekilde yer alıyor. Geçen Eylül ayında da Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği ile ESK iki toplumlu ortak faaliyetleri nedeniyle Stelios Philanthropic Foundation’dan ödül aldılar.
Yalın bir insan olan Yorgos’la bir kahve içmek ve ESK’nın faaliyetleri konusunda sohbet etmek üzere Dayanışma Evi’nde buluştuk.
Yorgos Frangos pek beklemeden konuya girdi. “ESK 1959 yılında kurulmuş bir örgüttür. Gazeteciler Birliği güneyde hem dernek hem de gazetecilerin haklarını savunan bir sendikal örgüttür’’.
ESK’nın iki toplumlu faaliyetleriyle ilgili sorum üzerine Yorgos, birliğin 1980’li yıllardan beri kuzeyde basın çalışanlarıyla iyi ilişkiler yürütmeye çalıştığını belirterek ‘’Sınırların açılmasından önce de kuzeydeki basın çalışanlarını temsil eden örgütlerle gerek Ledra Palas’ta gerekse Pile’de bir araya geliyorduk” dedi. Frangos son bir yıl içinde Kıbrıs’taki basın örgütleri arasındaki iki toplumlu işbirliği konusunda önemli adımlar atıldığının altını çizdi.
ESK ile BASIN SEN’in Uluslararası Gazeteciler Federasyonu ve Avrupa Gazeteciler Federasyonu üyesi oldukları için çok sayıda foruma beraber katıldıklarını söyleyen Frangos, “Hemen hemen her zaman görüşlerimiz aynı ve bu yüzden de forumlara katılanlar bize Kıbrıs’ı temsil eden tek bir kurummuşuz gibi bakıyorlar’’ diye ekledi.
Daha sonra Frangos “Her şey geçtiğimiz Şubat ayında, ara bölgede Dayanışma Evi’nde Kıbrıs’ta basın özgürlüğü ile ilgili bir panelin düzenlenmesiyle başlamıştı. ESK Başkanı olarak ben ve Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği Başkanı Sami Özuslu, her birimiz kendi tarafı hakkında konuşmak üzere, davet edilmiştik. ‘Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın Basın Özgürlüğü Ofisinin müdürü Dunia Miyadoviç de katılanlar arasındaydı. Arkadaşım Sami’yle bunu fırsat bilerek Miyadoviç’ten AGİT’in işbirliğimizi genişletme çabalarımıza yardımcı olmasını istedik” diyerek devam etti.
“AGİT Mart ayında bizi Viyana’daki ofislerinde ‘Medyanın Kıbrıs sorunun ve müzakere sürecindeki rolü’ konulu bir yuvarlak masa toplantısına davet etti. Her iki taraftan üçer kişilik birer heyet gönderildi. Orada çok iyi bir iş yapıldı. Toplantının sonunda iki örgüt ortak bir açıklama metnine imza attı.
Nisan ayında Ledra Palas’ta Kıbrıs Türk tarafından BASIN SEN ile KTGB’nin, Kıbrıs Rum tarafında ESK’nın yer aldığı genişletilmiş bir zirve gerçekleşti. Her iki taraftan 15’er gazeteci katıldı’’. Yorgos Frangos bu zirvede üç örgütün alanın sorunlarını ve gelecekteki adımların ne olabileceği konusunu ayrıntılarıyla tartıştığını kaydetti ve adanın tüm basın örgütleri tarafından ilk kez bir mutabakat metni imzalandığını ekledi. Örgütler arasındaki işbirliğinin çerçevesini ve hedeflerini belirleyen bu metne göre Kıbrıslı gazetecilerin görevlerinden birinin müzakere sürecini destekleyip, liderlere cesaret vermek olduğunu açıklayan Frangos, bu çerçevede ESK ile Kıbrıslı Türk gazeteci örgütlerinin bir dizi etkinlikler gerçekleştirdiğini söyledi.
ESK Başkanı Frangos “Müzakerelerin Mont Peleran 1’de kesilmesinden sonra Kıbrıslı Türk meslektaşlarımızla Pervolia köyünde ağaç dikme etkinliği gerçekleştirdik ve liderlere cesaretli adımlar atmaları için çağrıda bulunduk. Onlara adanın gazeteciler ailesinin desteğine sahip oldukları mesajını verdik. Bizim için en önemlisi yurdumuzun yeniden birleştirilmesidir’’ dedi.
Frangos bu noktada, ilerleme sağlanabilmesi için yapılması gerekenin gazetecilerin sorunun bir parçası olmaktan çıkıp çözümün parçası olmaları gerektiğini söyledi. Frangos “yani liderlerin sözlerini tekrar tekrar üretmek yerine aramızdaki ilişkiler odaklanmalı ve mesleki sorunlarımızla ilgilenmeliyiz” dedi.
ESK Başkanı Frangos gazetecilerin hayatını zorlayan sorunlardan birinin Kıbrıs sorununda kullanılan terminoloji olduğunu söyleyerek “Kıbrıslı Rum gazetecilerin kullandığı kavramlar Kıbrıslı Türkleri, Kıbrıslı Türk gazetecilerin kullandığı kavramlar ise Kıbrıslı Rumları rahatsız ediyor. Bu sorunu çözebilmek için, Kıbrıs sorununda kullanılabilecek, her iki tarafın etik komitelerinin gözetimi altında, iki tarafta da kabul görecek bir kavramlar sözlüğü hazırlanıyor. Bu çalışma Araplarla İsraillilerin ve Ukraynalılarla Rusların örneğinden hareketle yapılıyor” dedi.
Frangos bize basın örgütlerinin önümüzdeki Kasım ayında yeni bir programı uygulamaya koyacaklarını belirterek iki taraftan karşılıklı olarak 7 genç gazetecinin bir ay boyunca öteki tarafta bir medya kurumunda çalışacağını söyledi. Bu gazetecilerin programın sonunda kendi toplumlarına geri dönüp, öteki tarafta çalışmanın nasıl bir şey olduğuna ilişkin deneyimlerini medya aracılığıyla kendi toplumlarıyla paylaşacağını ekledi.
“Vizyon ve irade sahibi bir gazeteci toplumun sandığından çok daha fazla olanağa sahiptir” diyen ESK Başkanı Yorgos Frangos, konuşmamıza “Gazeteciler olarak özgürlüğümüzün sınırlarını kendi şahsiyetimiz ve kalemimizin gücüyle biz belirliyoruz” sözleriyle son verdi.
Voice of the Island – Kyriacos Kiliaris
