FeaturedKIBRIS

Dr. Rogers’ten dikkat çeken değerlendirme

Moleküler Genetik Uzmanı Dr. Jale Refik Rogers (PhD), kamuoyunda süregelen test tartışması ile ilgili değerlendirmesini Sağlık Bakanı Sayın Dr. Ali Pilli’ye sunduğunu ifade ederek, değerlendirmesini sosyal medya hesabından da paylaştı.

Rogers’in paylaşımı şu şekilde:

“Koronavirüs salgını ile ilgili mücadelede test yapmanın, pozitif vakaların tespit edilmesinin ve bu kişilerin izole edilerek tedavi edilmesinin önemi büyük. Dünya Sağlık Örgütü’nün ‘çok test yapın’ uyarısı ile ülkemizde de çok test yapılması yönünde bir haklı beklenti oluşmuştur. Ancak test yapılmasını talep ederken, hangi testin, ne zaman, hangi kişiye yapıldığı salgın yönetimi açısından büyük önem taşımaktadır. Hastalık vaka tanımına uyan kişilere PCR testin yapılması bu salgını durdurmak için şu anda elimizde tuttuğumuz en önemli silahtır. Bu sürecin doğru yönetilmemesi, ülke genelinde testlerin yapılması için mekanizmanın kurulmaması, hastalığın daha çok yayılarak eve kapanmanın ve ekonomik faaliyetlerin durdurulmasının uzaması anlamına gelmektedir.

Ülkemizde, devletin Moleküler Viroloji çalışmalarını yürüten bir laboratuvar vardır. 2010 yılında faaliyete başlayan ve Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde bulunan bu Genetik Laboratuvarı, koronavirüsün ülkemize gelmesi ile koronavirüs testini yapmak için harekete geçmiş ve şu anda dünyada da güvenilir bir marka olan ve otomatik RNA izolasyonu yapan Qiagen cihazı ile virüsün ayrıştırılması çalışmasını ve sonrasında ise yine bu marka cihaza uyumlu ticari kitle PCR testlerini yapmaya başlamıştır. Bu tür virüslerle çalışmak için kullanılan güvenlik kabini de bu laboratuvarda mevcuttur. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO-DSÖ) önerdiği yöntemle yapılan bu testler tanı açısından önemlidir. Ülkenin dört bir yanında Covid-19 şüphesi olan vakaların baş vurabileceği, doğru vakalardan test örneklerinin alınabileceği ve bu örneklerin Genetik Laboratuvarı’na ulaştırılması için kurulan sistem istenilen performansta çalışmamaktadır; ve dolayısıyla şu anda bu Genetik Laboratuvarı kapasitesinin altında test sayıları ile hizmet vermektedir. Günlük test kapasitesi 120 olan bu laboratuvar, çoğu günler bu sayının altında örnek çalışmaktadır.

Ülke genelinde test örneklerinin alınabileceği merkezler belirlenmesi veya kurulması, bilimsel bir algoritma çerçevesinde Covid-19 vaka tanımına uyan kişilerden örnek alınması ve alınacak bu örneklerin BNDH Genetik Laboratuvarı’na gönderilerek, bu laboratuvarın tam kapasite çalıştırılması önemlidir. Bulunduğumuz noktada salgını kontrol altına almanın en kilit noktası, ülke genelinde test sayısını bu yönde artırmaktır.

Ülke genelinde test örneklerinin alınabileceği merkezler belirlenmesi ve Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Genetik Laboratuvarı’nın kapasitesinin yetersiz kalması durumunda, devletin bu kapasiteyi artırması uygun olabilir. Ülke genelinde farklı laboratuvarlardaki cihaz ve kitlerin toplanması ve farklı merkezlerde bu konuda deneyimi olan moleküler biyolog ve genetik uzmanlarının da bu merkezde görevlendirilmesi değerlendirilmelidir. Kapasite artırımı ile ilgili bazı girişimler halihazırda yapılmıştır. Bu noktada Veteriner Dairesi ile gerek cihaz kullanımı, gerek eleman desteği açısından işbirliği yapılmış ve Veteriner Dairesi’nde moleküler biyoloji tekniğini çalışan veteriner hekimler ve cihazlar devletin Genetik Laboratuvarı’na taşınmış, çalışmaya başlamıştır. Benzer şekilde DAÜ’de çalışan moleküler biyoloji uzmanı arkadaşlarımız halihazırda devletin Genetik Laboratuvarı’nda görevlendirilmiştir. Yani bu sistem halihazırda çalışmaya başlamış, kapasite artırımına gidilmiştir.

Genetik Laboratuvarı’nın kapasitesini aşması ile değerlendirilebilecek diğer bir unsur ise testlerin birden fazla merkezde yapılmasıdır. Bu noktada devletin tanı merkezlerini artırma gibi bir kararı olursa, WHO önerileri doğrultusunda bu merkezlerin, gerçek zamanlı PCR metodu ile ilgili geçmiş deneyimi olması, güvenlik kabini ve benzeri konularda uygun alt yapısı olması ve benzeri tanı testleri çalışma deneyimi olan moleküler biyoloji uzmanları çalıştırması gibi kriterleri karşılaması önem taşıyacaktır. Aynı zamanda çalışılacak test protokolünün devlet tarafından onaylanması ve ilk örneklerde devletin Genetik Laboratuvarı ile pilot çalışma yaparak sonuçların tutarlılığı değerlendirilmelidir. Dünyada üretilen kitlerin salgın dolayısı ile temininde de sıkıntılar olabileceğinden, elimizdeki kaynakların en etkin şekilde nasıl kullanılabileceğini Sağlık bakanlığı dikkatle değerlendirerek nasıl bir sistem kuracağına kararı vermelidir.

Hakkında çok konuşulan kart testleri bu noktada tanı koymak için güvenilir veya önerilen bir yöntem değildir; çünkü bu testler hastalığın kuluçka döneminde olan bir kişide veya yeni ateşi çıkmış bir kişide genellikle negatif sonuç vermektedir, yani hastalığa tanı koyamamaktadır. Salgının başında olan bir ülke olarak bizim önceliğimiz hasta kişileri en çabuk şekilde ve önerilen yöntem olan PCR testi ile tespit etmek ve izole etmek olmalıdır. Salgını ancak bu şekilde kontrol altına alabileceğiz.

Halkın yapılan testlere ve sonuçlarına güven duyması açısından, kullanılan test metodolojisinin tutarlı olması çok önemlidir. Tutarlı olması ve temaslı takibinin kaçaksız izlenebilmesi için , laboratuvar veya laboratuvarların merkezi olarak yönetilmesi ve standartların yüksek tutulması şarttır. Bütün test sonuçlarının ve klinik bulguların devlet eliyle bir merkezde toplanması ve analiz edilmesi, hem halk sağlığını korumak hem de kamuoyuna doğru bilgi aktarılması açısından gereklidir.”

 


Benzer Haberler

Girne’deki bir evden 47 bin TL’lik hırsızlık!

Voice Kıbrıs Haber

Süper Lig’de sona doğru

BRT

Uyuşturucuyu iç çamaşırına ve çoraba sakladılar

Voice Kıbrıs Haber

‘Herse ve Lokma Günü’ etkinliği yoğun katılım ile tamamlandı

Voice Kıbrıs Haber

Dışişleri Bakanlığı “Kıbrıs Rum liderliğinin basına yalan ve yanlış haber düzenlettiği aşikardır”

TAK

Önce ağaca ardından toprak sete çarpıp durabildi, 3 kişi yaralandı!

Voice Kıbrıs Haber