Kuir Kıbrıs Derneği çalışma hayatında yaşanan, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği temelli ayrımcılıklarla ilgili basın toplantısı düzenledi.
Kuir Kıbrıs Derneği’nin Kıbrıs Toplum Medyası Merkezi’nde (CCMC) düzenlemiş olduğu basın toplantısında lezbiyen, gey, biseksüel, trans ve intersekslerin (LGBTİ) çalışma hayatlarında yaşamış oldukları cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği temelli ayrımcılıklarla ilgili açıklama yaptı.
Bu bağlamda, öncelikle kamu kurum ve kuruluşlarına Kuir Kıbrıs tarafından gönderilen bilgi edinme dilekçelerinden bahsedilip daha sonra da bu konuda ne gibi önlemler alınabileceği açıklandı.
Kuir Kıbrıs Derneği’ne göre; çalışma hayatında LGBTİ’ler hem yoğun bir şekilde ayrımcılığı deneyimlemekte hem de kamuda çalışan trans kadın ve erkekler cinsiyet geçiş sürecinde ciddi hak ihlallerine uğramaktadır.
Bilgi talep edilen çeşitli kurumlardan Sağlık Bakanlığı Yataklı Tedavi Kurumları Dairesi, Başbakanlık Personel Dairesi Müdürlüğü, Dışişleri Bakanlığı, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı Polis Genel Müdürlüğü, KKTC Cumhuriyet Meclisi Genel Sekreterliği’nin cevap verdiği ve tüm kurumların cinsiyet geçiş ameliyatı sonrasında
çalışanlarının hiçbir ayrımcılığa uğramayacaklarının belirtildiği vurgulandı.
Cevap veren tüm kurumlara teşekkür eden Kuir Kıbrıs aktivistleri, birçok kurumun cinsiyet değiştirme
ameliyatlarının işten atılma sebebi olamayacağının ve kişilerin ameliyat süreçlerinde de yasal izin haklarından faydalanabileceklerini belirttiğini söyledi.
Çeşitli dairelerden bilgi alındı
Kuir Kıbrıs aktivistleri, en detaylı ve net cevap veren kurumlar arasında olan Personel Dairesi Kamu Görevlileri Yasasının 16. Maddesinde bulunan İyi İdare Yasasının 6. Maddesi doğrultusunda ayrımcılık yasağının cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği temelli ayrımcılığı da kapsadığını açıkça söylendi.
Bu dairelerin yanı sıra Cumhuriyet Meclisi ve Dışişleri Bakanlığı cinsel yönelim veya cinsiyet kimliği temelli bir ayrımcılığın olması durumunda disiplin işlemlerinin başlatılacağını vurgulandı.
Yataklı Tedavi Kurumlar Dairesi gibi bazı kurumlardan gelen cevaplarınsa net bir dil kullanılmaması ve ayrımcılıkla mücadeleyi birimlerden sorumlu yetkili kişilerin inisiyatifine bırakmasının keyfi uygulamaların önünü açabileceğini söyleyen aktivistler gönderilen dilekçelere gelen cevapların kamu kurumlarında cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği temelli ayrımcılıkların önüne geçilmesi için gerekli olan yasal zemin mevcut gösterdiğini söyledi.
Ayrıca Kuir Kıbrıs aktivistleri temennilerinin yasaların pratikte de işlevselliğini kazanması ve çalışanların haklarının korunması için bu kurumlarda farkındalık aktivitelerinin artırılması
gerektiği vurguladı.
Son olarak da ayrımcılığa uğrayan ve hakları hakkında bilgi almak isteyen herkesin Kuir Kıbrıs Derneği’ne ulaşabileceğini belirten aktivistler ayrıca genellikle çok daha ağır koşullarda çalıştırılan, özel sektör emekçilerin de bu ayrımcılıklardan muaf olmadığının altını çizerek tüm talep ve çağrılarını özel sektör emekçileri için de yineledi.
