DÜNYAFeaturedKIBRIS

BMGS Guterres’in Kıbrıs’a ilişkin taslak raporu yayınlandı

BM Genel Sekreteri (BMGS) Antonio Guterres, Güvenlik Konseyi üyelerinin bilgisine sunulan Kıbrıs’taki İyi Niyet Misyonu’na ilişkin taslak raporunda, taraflar arasındaki uçurumun her geçen yıl daha da büyüdüğünü ve karşılıklı olarak kabul edilebilir bir siyasi çözüm bulunması ihtimalini sekteye uğrattığını belirtti.
Bununla birlikte, Guterres, iki lideri diyaloğa açık olmaları yönünde teşvik etmeye devam edeceğini, zira bunun ileriye dönük bir yol bulunması açısından hayati önem taşıdığı yönündeki inancını vurguladı .
Guterres ayrıca ağustos ayında BM ara bölgesinde yer alan iki toplumlu Pile köyü yakınlarında yaşanan olayların, ara bölgedeki gelişmelerin adadaki durumu nasıl olumsuz etkileyebileceğine dair bir örnek teşkil ettiğine dikkat çekti.
BMGS’nin İyi Niyet Misyonu ve Kıbrıs’taki Birleşmiş Milletler Harekâtı ile ilgili rapor, 13 Haziran 2023 ile 12 Aralık 2023 tarihleri arasındaki gelişmelere odaklanıyor. Rapor çerçevesinde Özel Danışman Yardımcısı Colin Stewart liderliğinde Genel Sekreter’in İyi Niyet Misyonu ve UNFICYP tarafından yürütülen faaliyetlere ilişkin bir güncelleme sunuluyor. Ayrıca Genel Sekreter’in taraflarla devam eden temaslarına ilişkin bir güncelleme de yer alıyor.
“ LİDERLER BİRBİRLERİNDEN UZAK”
Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk liderler Nikos Hristodulidis ve Ersin Tatar’ın rapor döneminde iki kez biraraya geldikleri, ancak özlü konulara temas etmedikleri ve barış sürecine ilişkin tutumlarında birbirlerinden uzak kaldıkları bilgisi de raporda yer alıyor.
PİLE’DE BM BARIŞ GÜCÜ ASKERLERİNE SALDIRI YENİDEN KINANDI
İyi Niyet Misyonu raporuna göre, iki toplumlu Pyla/Pile köyü yakınlarında yaşananlar, iki liderin temsilcileri ve Kıbrıs Özel Danışman Yardımcısı arasındaki düzenli üçlü toplantıların neredeyse iki ay boyunca askıya alınmasına neden oldu. Pile’de yaşananların, ara bölgedeki gelişmelerin adadaki durumu nasıl olumsuz etkileyebileceğine dair bir örnek teşkil ettiği kaydedildi.
Raporda şu ifadeler yer aldı: “18 Ağustos’ta Pyla/Pile platosunda BM Barış Gücü (UNFICYP) askerlerine yönelik saldırıları bir kez daha şiddetle kınıyorum. UNFICYP  askerlerinin emniyeti ve güvenliği Birleşmiş Milletler için en büyük öncelik olmaya devam etmektedir ve bundan taviz verilemez.”
UNFICYP’in tampon bölgeyi tanımlayan ateşkes hatlarının belirlenmesi de dahil olmak üzere Güvenlik Konseyi tarafından yetkilendirildiği üzere tampon bölge ve çevresindeki otoritesine her iki tarafça da meydan okunmaya devam edildiği ve bunun da hem askeri hem de diğer ihlâllerde kötüleşen bir eğilimle sonuçlandığı belirtildi.
Hem askeri hem de sivil projelerin tampon bölgeye tecavüzü, taraflar arasında güvensizliği pekiştirmeye ve güven inşa etme çabalarına karşı koymaya devam etti. Raporda, kutuplaşmış siyasi bağlamda, misyonun toplumlararası temasları ve bir dizi iki toplumlu etkinliği kolaylaştırmaya devam ettiğinin altı çiziliyor.
Raporda ayrıca, Kıbrıs’taki Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün adada barış ve istikrarı korumak ve Kıbrıslıların farklılıklarına karşılıklı olarak kabul edilebilir bir çözüm bulmalarına yardımcı olmak için 60 yıldır kesintisiz ve uyumlu bir şekilde çaba sarf ettiği 4 Mart 2024 tarihli yıldönümüne de atıfta bulunuluyor.
“Yıldönümü, Kıbrıs halkının uzun bir süredir çözüm beklediğini hatırlatıyor. Yaklaşık 50 yıl boyunca, resmî bir ateşkes anlaşmasının yokluğunda, UNFICYP askerlerinin tampon bölgedeki gerilimi başarılı bir şekilde yönetti.”

EĞİTİM TEKNİK KOMİTESİ KAYDA DEĞER FAALİYETLERDE BULUNMADI

Raporda teknik komitelerin çalışmalarına özel bir atıfta bulunuluyor. Rapora göre, teknik komitelerin çoğunluğu bir önceki raporlama dönemindeki toplantı düzenini korurken, İnsani İşler Teknik Komitesi bir yıl aradan sonra yeniden toplanmaya başladı ve Eğitim Teknik Komitesi, raporlama döneminin bitiminden hemen sonraki günlerde planlanan bir genel kurul toplantısı dışında kayda değer faaliyetlere imza atmadı.
Yayın Teknik Komitesi “Yeşil Enerjiye Geçiş: Elektronik Telekomünikasyonun Geleceği” adlı bir proje üzerinde anlaştı. Proje, elektronik telekomünikasyon sektörünü ilgili gelişmeler, teknolojik ilerlemeler ve bu alandaki en iyi uygulamalar hakkında bilgilendirmeyi amaçlamakta olup, sektörün sürdürülebilirliğine ve çevreye katkıda bulunacak yeşil enerjinin faydaları hakkında bilimsel ve gerçeklere dayalı bilgileri de içeriyor.
Suç ve Ceza Konuları Teknik Komitesi, düzensiz göç, dolandırıcılık, aile içi şiddet ve Pile ile ilgili olaylar hakkında cezai konularda devam eden etkileşimlerle birlikte düzenli toplantılar gerçekleştirdi.
Geçişler Teknik Komitesinde, başta adanın en yoğun geçişi olan Metehan (Agios Dometios) geçişi olmak üzere mevcut geçiş noktalarındaki akışın iyileştirilmesine yönelik öneriler üzerinde görüşmeler devam etmiştir.
Ekonomik ve Ticari Konular Teknik Komitesi, adanın dört bir yanındaki Kıbrıslıları bir araya getirecek ve geçim kaynaklarını iyileştirecek iş odaklı girişimleri ilerletmek üzere düzenli olarak toplanmaya devam etti. Her iki Ticaret Odasının da desteğiyle ada genelinde genç profesyonellere yönelik bir staj pilot programının başlatılmasına ilişkin istişareler tamamlandı.
Ada genelinde Kıbrıslıların en acil ekonomik kaygılarından bazılarını ele almak ve genel siyasi iklimin iyileştirilmesine katkıda bulunmak için bir araç olarak ada içi ticarete odaklanma, misyonun sosyal yardım ve savunuculuk çabalarının ön saflarında yer almaya devam etti.
GENEL SEKRETERDEN GÜVEN İNŞA ETME ÇAĞRISI
Önümüzdeki raporlama dönemi, Birleşmiş Milletlerin Kıbrıs’taki barışı koruma ve İyi Niyet Misyonu faaliyetlerinin 60. yıldönümü de dahil olmak üzere Kıbrıs’la ilgili birçok önemli yıldönümü kapsıyor. Birleşmiş Milletler, Kıbrıs meselesinin barışçıl yollardan çözülmesi yönündeki kararlılığını sürdürmektedir. Ancak her geçen yıl taraflar arasındaki uçurumun büyüdüğü ve karşılıklı olarak kabul edilebilir bir siyasi çözüm bulunması ihtimalini giderek aşındırdığı daha net bir şekilde ortaya çıkmaktadır.
“Tarafların barış sürecine ilişkin temel pozisyonları birbirinden uzak olsa da iki lideri kendi düzeylerinde karşılıklı olarak kabul edilebilir diyalog yöntemlerine açık olmaları yönünde teşvik etmeye devam edeceğim, zira bunun ileriye dönük bir yol bulunması açısından büyük önem taşıdığına inanıyorum. Anlamlı girişimler ya da jestler de diyaloğa ivme kazandırmak ve güven inşa etmek açısından kritik önem taşımaktadır.”
Genel Sekreter ayrıca iki lideri ve temsilcilerini, çözüme daha elverişli bir ortama katkıda bulunabilecek karşılıklı kabul edilebilir güven arttırıcı önlemleri tartışmaya, kabul etmeye ve uygulamaya teşvik ettiğini belirtiyor: “İki lideri, güven inşa etme ve herkesin yararına olacak ortak bir zemin bulma ruhuyla ortaya koydukları kendi önerileri üzerinde tartışmalara girmeye çağırıyorum. Bu amaçla her iki lider de mevcut geçiş noktalarının iyileştirilmesi ve yenilerinin açılması da dâhil olmak üzere, halklar arası temas, iş birliği ve ticareti aktif bir şekilde teşvik etmelidir. İki taraf kriz yönetimi ve müdahale konularında olduğu gibi düzensiz göçle ilgili konularda da birlikte çalışmalıdır.”
Ticaret ve iş bağlantılarını genişletmenin ve bunları destekleyecek alt yapıyı sağlamanın Kıbrıslıların yaşamları üzerinde önemli olumlu etkileri olacağı gibi, çözüme olan güveni yeniden tesis etmenin de en iyi yollarından biri olduğunu belirten BM Genel Sekreteri  “Aşama aşama kaydedilecek her gelişme, gelecekte karşılıklı kabul edilebilir bir çözümün kamuoyunda daha fazla kabul görmesine giden yolun açılmasına katkıda bulunabilir” düşüncesini paylaşıyor.

“KAPALI MARAŞ’TA TEK TARAFLI ADIMLARDAN KAÇININ”
Raporda Genel Sekreter’in, tarafların tampon bölge içinde ve bitişiğinde tansiyonu yükseltebilecek tek taraflı adımlardan kaçınmalarının önemini defalarca vurguladığı ve aynı zamanda tüm tarafları aralarındaki farklılıkları gidermek üzere diyaloğa girmeye çağırdığı belirtiliyor. BMGS Maraş’ın (Varoşa) tel örgülerle çevrili bölgesindeki gelişmelerden duyduğu endişeyi yineleyerek, Birleşmiş Milletlerin konu hakkındaki tutumunun değişmediğini kaydediyor. BMGS Güvenlik Konseyi’nin konuyla ilgili başta 550 (1984) ve 789 (1992) sayılı kararları olmak üzere aldığı kararları hatırlatarak bu kararlara tam olarak uyulmasının öneminin altını çiziyor.
Ayrıca Yunanistan ve Türkiye Hükûmetlerini, ikili ilişkilerinde yaratılan olumlu iklimi geliştirme yönündeki kararlılıkları nedeniyle takdir ediyor: “Bölgede güvenin tesis edilmesi ve istikrarın desteklenmesi amacıyla siyasi diyalog ve iş birliklerini derinleştirmeye devam etmelerini teşvik ediyorum. Tüm garantör güçleri, Kıbrıs’taki iki lideri Kıbrıs meselesinde karşılıklı olarak kabul edilebilir bir yol bulmak üzere diyaloğa girmeye teşvik etmeye çağırıyorum.”
Tarafları, ada içinde ve çevresinde tüm tarafların yararına olabilecek sürdürülebilir enerji işbirliği seçeneklerini araştırmak için samimi çaba sarf etmeye ve gerilimi arttıracak adımlardan kaçınmaya çağırır. Ayrıca Kıbrıs ve çevresindeki doğal kaynakların her iki topluma da fayda sağlaması gerektiğini ve tarafların doğal kaynaklarla ilgili anlaşmazlıklara karşılıklı kabul edilebilir ve kalıcı çözümler aramaları için güçlü bir teşvik oluşturduğunu yineliyor.

2002 KAYIP KİŞİDEN 1036’SININ KİMLİĞİ TESPİT EDİLDİ

Raporda kayıp kişiler konusuna özel bir atıfta bulunuluyor. Rapora göre, bugüne kadar 2.002 kayıp kişiden 1.036’sının kimliği resmen tespit edilmiş ve kalıntıları, altısı rapor döneminde olmak üzere, onurlu bir şekilde defnedilmek üzere ailelerine iade edilmiştir. 28 Temmuz’da Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk liderler, CMP antropoloji laboratuvarını birlikte ziyaret ederek Komitenin insani yardım çalışmalarına verdikleri güçlü desteği bir kez daha teyit ettiler.
UNFICYP’in görev süresinin uzatılmasına ilişkin kararın 30 Ocak’ta Güvenlik Konseyi tarafından kabul edilmesi bekleniyor.
( Kaynak Kıbrıs Haber Ajansı)


Benzer Haberler

Rusya’dan İngiltere’ye tehdit: Karşılık veririz

NTV

Döviz piyasaları dalgalı seyrediyor

Voice Kıbrıs Haber

Süratli araç kullanımına yönelik polis denetimleri sıklaştırıldı

TAK

Taçoy “Ülkenin daha iyi bir yönetime ihtiyacı var”

TAK

Trafik yüzünden çıkan kavgada 7 kişi tutuklandı!

Voice Kıbrıs Haber

Ombudsman Çevre Koruma Dairesi ve Lefkoşa Türk Belediyesi’ni kusurlu buldu

TAK