Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, “Kıbrıs’ta sürmekte olan bölünmüşlüğün, adadaki tüm insanların insan haklarından faydalanmasını yaralamaya devam ettiğini” ifade etti.
Haravgi gazetesi, BM İnsan Hakları Komiseri Volker Türk’ün, Cenevre’de geçen cuma günü BM İnsan Hakları Konseyi’nde Kıbrıs’taki insan hakları konulu yıllık raporunu sunarken yapmış olduğu açıklamalara yer verdi.
Habere göre Türk, Kıbrıs Türk toplumunun, diğerlerinin yanı sıra geçiş noktalarında ve karma evliliklerden doğan çocukların vatandaşlığı konusunda orantısız bir şekilde ayrımcılıktan etkilenmeye devam ettiğini ifade ederken, eğitim ile ilgili teknik komitenin gecikme olmaksızın görüşmelere yeniden başlaması temennisinde bulundu.
Zorluklara karşın, Kıbrıs’ta herkes için insan haklarının geliştirilmesine yönelik çabaların devam ettiğini duymaktan memnuniyet duyduğunu dile getiren Türk, dini faktörlerin, mültecilerin, siyasi sığınma başvuru sahiplerinin ve de refakatsiz çocukların haklarının korunmasında başı çektiğinin belirtilmesinde fayda bulunduğunu da söyledi.
Türk ayrıca tüm tarafları, iki toplumlu teknik komitelerin çalışmaları da dahil olmak üzere, karşılıklı diyalog ve iş birliğinin insan haklarına dayalı bir yaklaşımla desteklenmesini sağlamaya çağırdıklarını belirtti.
Politis gazetesine göre Türk, açıklamasında, geçiş noktalarının işlev göstermesine karşın, serbest dolaşımı ve iki toplum arasındaki günlük alışverişleri etkileyen uzun kuyruklara neden olması sonucuyla, sayılarının yetersiz olduğunu söyledi.
Karma evliliklerden doğan ve Kıbrıs’ın kuzeyinde oturan Kıbrıslı Türk çocuklarının vatandaşlıklarla ilgili başvurularının gecikmeye veya reddedilmeye devam ettiğini ifade eden Türk, Kıbrıslı Türklerin ayrıca Kıbrıs’ın güneyinde oy kullanma hakkını yerine getirmede engellerle karşılaşmaya devam ettiğini belirtti.
Kıbrıs Türk toplumunun daha fazla etkilenmesiyle, Kıbrıs Rum ve Kıbrıs Türk toplumu arasındaki sosyoekonomik eşitsizliğin artmaya devam ettiğini söyleyen Türk, tüm tarafları; ekonomik bağları ve toplumlar arası temasları geliştirmeye teşvik ettiklerini de ifade etti.
