Dünyayı etkisi altına alan yeni tip corona virüs (Covid-19) pandemisi nedeniyle ölü sayısı 750 bine yaklaşırken, ABD’li bilim insanları, kimin corona virüsten ölüp ölmeyeceğinin tahmin etmenin basit bir kan testiyle mümkün olduğunu açıkladı. Araştırmacılar hangi Covid-19 hastalarının ölümcül enfeksiyon riski altında olduğunu açıklayabilecek iltihaplanma ve kan damarı sorunları için beş işaret buldu. Buna göre yüksek LHD ve D-dimers seviyelerine sahip olan kişilerin hastalık nedeniyle ölme olasılığı artıyor.
ABD’de yer alan George Washington Üniversitesi’ndeki (GWU) araştırmacılar, basit bir kan testiyle hangi yeni tip corona virüs(Covid-19) hastalarının ölümcül şekilde hastalanabileceğinin tespit edilebileceğini açıkladı.
KİMİN YOĞUN BAKIM TEDAVİSİNE İHTİYAÇ DUYACAĞI ORTAYA ÇIKACAK
Bu kapsamda bilim insanları corona virüse yakalanırsa birinin ölme olasılığını artıran iltihaplanma ve dolaşım bozuklukları gibi komplikasyon risklerini gösteren beş biyolojik belirteç belirledi. Araştırmacılar, basit bir test ile ortaya çıkan bu biyobelirteçlerin doktorlara, yaş ve altta yatan koşullar gibi genel risk faktörlerinden ziyade, kimin ventilatör desteğine veya erken agresif tedaviye ihtiyaç duyabileceğine dair daha net bir resim ortaya koyabileceğini söyledi.
Bununla birlikte, 65 yaşın üzerindeki kişiler ve kronik hastalığı olanlar sadece Covid-19 ile değil, herhangi bir enfeksiyona karşı da zayıf dirennç gösteriyor. Ancak corona virüs, sağlıklı, nispeten genç birçok insan için de ölümcül olabileceğini kanıtladı. Bu yüzden, yoğun bakıma kimin ihtiyaç duyabileceğini bilmek, ilaç kıtlığı ve hastane kapasitesi dolduğunda sağlık çalışanları için kritik önem taşıyor.
Çalışma kapsamında, George Washington Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, okulun tesisinde hastaneye kaldırılan 299 Covid-19 hastasının kanını test etti. Bunlardan 200’ünde iltihaplanma ve kan damarı problemleriyle bağlantılı beş biyobelirteçin tamamı görüldü. Biyobelirteçlerin herhangi birinin veya tümünün yüksek seviyelerinde, ventilatöre bağlanma ihtiyacı ve ardından ölüm ortaya çıktı.
Bilim insanların değerlendirdiği biyobelirteçler ise şu şekilde;
IL-6: Bağışıklık sisteminin diğer kısımlarına alarm veren ve kontrol dışı iltihaplanmaya işaret edebilen sitokin bağışıklık hücresi interlökin 6’nın kısaltmasıdır.
D-dimers: Bunlar, bir pıhtı parçalandıktan sonra kanda tespit edilebilen bozulmuş protein parçalarıdır ve virüsün kan damarlarına saldırıyor olabileceğini işaret eder.
CRP: Enflamasyona yanıt olarak karaciğer tarafından salınan reaktif protein.
LDH: Laktat Dehidrojenaz, vücudun hasarlı dokuları iyileştirmek için gönderdiği laktik asitteki bir enzim.
Ferritin:Vücut hücrelerinin demiri depolamasına yardımcı olan bir protein. Buna karşılık demir, vücutta oksijen taşıyan sağlıklı kırmızı kan hücreleri için çok önemli bir işlev sağlıyor.Ferritin az ya da çok olması, anemiyi veya kan hücresi işlevini bozan bir enfeksiyonu işaret edebilir.
Bu biyobelirteçlerin herhangi biri veya tümü daha yüksek seviyelerde olan hastaların yoğun bakım ünitesinde tedavi edilmelerinin veya ventilatöre bağlanma olasılığının daha yüksek olduğu görüldü.
Yüksek LDH (1200 birim / l’den fazla) veya yüksek D-dimer (3 μg / ml’den büyük), seviyelerinde ise hastaların ölme olasığı yükseldi.
(NTV)
