Haziran ayında öz kardeşinin altınlarını çalarak sattığı tespit edilen 25 yaşındaki M. A., abisinin şikâyeti üzerine tutuklanarak dün mahkemeye çıkarıldı.
Minareliköy’de Haziran ayı içinde abisi K.A.’ya ait eve gizlice girerek altınlarını çalan M. A., yapılan soruşturma sonucu tespit edilerek, abisinin şikâyeti üzerine tutuklandı.
Yapılan sorgulamada çaldığı altınların bir kısmını farklı kuyumculara sattığını itiraf eden zanlı, tutukluluk talebiyle dün Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ne çıkarıldı.
Yargıç Mine Güçlüer, zanlı aleyhindeki soruşturmanın tamamlanabilmesi için 3 gün süreyle poliste tutuklu kalmasına ve doktor kontrolünden geçirilmesine karar verdi.
Çaldı 1 hafta sonra hepsini bozdurdu
Lefkoşa Polis Müdürlüğü’ne bağlı Demirhan Polis Karakolu’nda görevli polis memuru Namık Özkan, zanlının “ev açma”, “İkametgâhtan sirkat”, “sahtekârlıkla para temini” suçlarından tutuklandığını anlattı.
Polis memuru Namık Özkan, Minareliköy’de gençlik arsalarında K.A.’ya ait eve Haziran ayında gizlice giriş yapıldığını ve evden 1 adet 22 ayar Trabzon burma seti, 22 ayar yaprak motifli set, 4 adet tam ve 3 adet 22 ayar bilezik çalındığını söyledi.
Özkan, yapılan sorgulamada söz konusu altınların K.A.’nın kardeşi M. A. tarafından çalındığını tespit ettiklerini kaydetti.
Zanlının abisinin evine 20 Haziran tarihinde girdiği ve çaldığı altınları 4 farklı kuyumcuda bozdurduğunu ifade etti.
21 bin 250 TL kayıp
Zanlının, 1 adet Trabzon burması bileziği ve bir adet Trabzon burması olan kolyeyi 9 bin 600TL’ye, 1 adet Trabzon kolyesini de 4 bin 700 TL’ye, 3 adet tam cumhuriyet altını,1 adet burma bileziği, 2 adet burma bileziği 6 bin 950 TL’ye sattığı tespit edildi.
Zanlının çaldığı 1 adet Trabzon burması bileklik ise, başka bir kuyumculukta tespit edildi.
Polis, soruşturmanın yeni, başladığını belirterek zanlı M. A.’nın 3 gün süreyle poliste tutuklu kalması talebinde bulundu.
Tutukluluk talebinin ardından söz hakkı alan zanlı ise, işlediği suçtan pişmanlık duyduğunu hasta olduğunu ve tutukluluk süresini hastanede geçirmesi talebinde bulundu.
Kaynak: HAVADİS – Devrim DEMİR
