Sınır kapılarının açılması sonrasında Güney’den Adamos Katsandonis, Kuzey’den Yıltan Taşçı adlı müzisyenler bir araya geldi. Ortak konserler düzenleyip, ortak beste yaptılar.
Adamos Katsandonis RIK kanalında folklor ve Kıbrıs’a özel programlar sunuyor. Lehçe ve folklor şiirleri üzerine çok kitap yazdı. Ayrıca 28 albümü var ve dünya çapında konserler verdi.
Yıltan Taşcı 1979 İstanbul Üniversitesinden Edebiyat Fakültesinden mezun oldu. Üzün zaman Kuzey Kıbrıs’ın Okullarında ders verdi ve daha sonra Güney Kıbrıs’ta özel okullarda Türkçe dersi verdi. Çok küçük yaştan kendi şarkılarını besteliyordu. Müzik hiç bir zaman hayatından ayrılmadı.
Kıbrıslı iki müzisyen Voice of the Island’a konuştu. Kıbrıslılara önemli mesajlar verdi.
İşte röportajın ayrıntıları
Yıltan bey ile nasıl tanıştınız?
Adamos: Kapılar açıldığında Yıltan bey kendisiyle aynı fikirlerini paylaşan bir dost arıyordu, birlikte barış ve beraberliği sembolize eden şarkılar söylemek için. Bende eskiden beri Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk ilişkilerini yansıtan barış şarkılarını besteliyordum, Kıbrıslı Türklerle konserler yapmak istiyordum ama çok çabalamama rağmen kapılar kapalı olduğu sürece bu istek mümkün değildi. Bir gün telefonum çaldı arayan Yıltandı bana iş birliği yapmamızı teklif etti. Ondan bu yana çok sıkı bir arkadaşlığımız oldu.
Şarkılarınızın genel konusu nedir?
Adamos: Kıbrısta barış üzerine şarkılar bestelemeye başladık. Birlikte ortak kültüre ilişkin şarkılar besteledik, Yıltanın eskiden yazdığı şarkıları ve benim eskiden yazdığım şarkıları iki dile çevirdik. Bütün Kıbrıs’ta ve yurt dışında konserler verdik. İnanıyorum ki sesimiz ve yaptığımız müzik asıl şimdi duyulmalıdır. Şimdi sussak ne zaman konuşacağız?
Yeni birşey hazırlıyor musunuz?
Adamos: Şimdi Müzakereler Dizisi adlı 1984’te yazdığım bir şarkıyı hazırlıyoruz. Sözler Makis Apostolotu’nundur, Kıbrıs Odisia adlı albümünden bir parçadır. Çoktandır Yıltan’la birlikte bu projeyi yapmak istiyorduk ve dedik ki ya şimdi ya hiçbir zaman. Kıbrıs’ın şimdiki siyasi durumuyla dalga gecen bir şarkıdır. O zaman şarkının sözleri şöyleydi: Müzakerelerin yüzüncüsünde yüzüncü birine karar verildi. Öylede şimdi ne diyebiliriz? O zamandan şimdiye o kadar sene geçti. Şarkıyı yazarken hiç düşünmemiştim 34 sene sonra aynı şeyin geçerli olacağını, senaristlerin dizinin nereye gittiğini bilemeyeceklerini. Dizinin bir mutlu sonu olmalı ama göründüğü gibi yetkililerin hiç acelesi yok.
Yıltan: Ben müzakerelerden umudumu hiçbir zaman kesmedim ama mesela bir yıl önceki kadarda umutlu değilim. Her zaman bir tıkanıklık var. Bizim şarkımız da bu konuyla dalga geçiyor.
Yıltan, Adamos: Biz sanatçı olarak elimizden geleni yapıyoruz, silahımız müziğimiz ve şarkılarımızdır ve inanıyorum ki bütün siyasi konuşmalardan ve çeşitli sloganlardan daha güçlüdürler. Bir şarkı insanların düşüncelerini daha kolay değiştirebilir. Umarım bu sefer liderlerimiz bizi dinler ve bir “Mutlu Son” verir bu Müzakereler adlı diziye.
Şarkı söyleyerek Kıbrıs sorununu çözebilecek misiniz?
Adamos: Kıbrıs sorununa bir çözüm vermek siyasetçilerin işidir, bizim işimiz şarkılarımız sayesinde beraber huzur ve barış icinde yaşayabilmenin mümkün olduğu havasını yaratmak.
Yıltan: Tam tersini yaptığımızı düşünsenize. Yani barışa hayır, savaşa evet, iyi-kötü Türk veya Rum, yeniden beraberliğe hayir, ayrı kalmaya evet diye şarkılar söylesek. Bu tür şeyler çok zararlı, insanların ruhları zehirlenirdi, ve olayları doğru bir yöne sokmazdı.
Şarkılarınıza karşı olan tepki nedir?
Adamos: Şimdiki zamanda Kıbrıs’ta bir sanatçının siyasi partilerin dışında çalişması neredeyse mümkün değil. Biz öyle çalışıyoruz, barış ve beraberliği isteyen bütün insanlara sesleniyoruz. Maalesef bir özel siyasi kuvvet bizi dışlamış durumda ve bu çok haksız ve yararsız. Yeniden bir araya gelme etkinlikleri düzenliyorlar ve söyleyecekleri şarkılar yok. Bizim etkinliklerimize hiç bir zaman gelmiyorlar. Ama sıradan insanlar gelip katılıyorlar.
Yıltan: Bir kaç sene önce Avrupa Birliğinde Zaharof ödülüne adaydık. Ama böyle ödülleri genelde gazeteciler ya da hapiste olan siyasetçiler kazanıyor.
Kıbrıslılara Mesajınız nedir?
Adamos: Hem Anastasiadis beyin hem de Akıncı beyin çözümden taraf olduğuna inanıyorum. Geçen başka hiçbirinin yapmadığı şeyleri hem sayı hem kalite olarak yaptılar. Çözümü istediklerini her türlü gösterdiler ama son anda müzakereleri terk ettiler. Maalesef şimdi seçim öncesi dönemdeyiz ve müzakereleri seçimden sonraya bıraksak kaldığımız yerden devam etmeyeceğiz. Yani bu denektir ki müzakereler masasının başına gidip ve aynı istekle kaldıkları yerden devam etmelidirler. Liderlerimizi müzakerelere dönmelerine ikna etmeliyiz. Bir millet, bir vatan be bu bölünemez. Çözümün olmaması çözüm değil. 40 sene daha bekleyemeyiz.
Yıltan: İki kelimeyle tarif edebilirim, Kıbrıs Kıbrıslılarındır. Ortak vatanımız var ve o ayrılamaz. Er ya da geç yeniden bir araya geleceğiz.
Voice of the Island 2017
