Kıbrıs’ta Avrupa Parlamentosu seçimlerini uzun bir maratonun ardından geride bıraktık. İlk kez böylesi bir havada gerçekleşen Avrupa Parlamentosu seçimleri sonucunda AKEL’den aday bir Kıbrıslı Türk Prof. Dr. Niyazi Kızılyürek parlamentoya girmeye hak kazandı.
Niyazi Kızılyürek Pazartesi günü Brüksel’e uçacak. Brüksel yolculuğu öncesinde Kıbrıs’ın güneyinde ve kuzeyinde aynı gün basın toplantısı düzenleyen Niyazi Kızılyürek, iki toplumun yakınlaşması için çalışmalar yapacağını söyledi…
Basın toplantısında soruları da yanıtlayan Kızılyürek’in en dikkat çekici söylemi ‘ötekiler’ hakkında oldu. Seçim döneminde iki toplumdaki milliyetçilerden de tepkiler alan Kızılyürek, bu tepkilerin birbirini tanımayan ve diğer toplumu ‘öteki’ olarak gören kişilerden aldığını söyledi.
Bu söylemleri ve tepkileri ilk kez almadığını da dile getirdi Kızılyürek. 1995 yılında Kıbrıs Üniversitesi’ne öğretim görevlisi olarak çalışmaya başladığında da aynı tepkileri hem kuzeyden hem de güneyden almıştı…
Evet, Niyazi Hoca’nın da dediği gibi birbirini hiç tanımayan, hayatında tek bir Kıbrıslı Türk tanımayan Kıbrıslı Rum ya da hayatında tek bir Kıbrıslı Rum tanımayan Kıbrıslı Türk yapıyor en büyük ötekileştirmeyi. “Kıbrıslı Rumlar’dan dost olmaz’ diyor hayatında tek bir Kıbrıslı Rum tanımamış olan Kıbrsılı Türk… Aynı şekilde “Kıbrıslı Türkler’den dost olmaz’ diyor hayatında tek bir Kıbrıslı Türk ile konuşmamış Kıbrıslı Rum…
Hiç tanımadığınız bir insanı neden sevmezsiniz? Hiç tanımadığınız, bilmediğiniz bir kişi hakkında neden kötü düşünürsünüz? Seçim dönemindeki söylemler artık geride kaldı. Her iki toplumda da toplumlararası iletişimde hiç bulunmamış kişiler ne yazık ki bu konularda ‘net’ konuşuyor. ‘Onlarla barış olmaz’ ‘Onlardan dost olmaz’. Tamam da onlar kim?
Bir kişi hakkında net ve kesin düşünceleriniz olması için ilk önce o kişiyi tanımalısınız. Konuşmalısınız. İletişim halinde olmalısınız…
İki toplumu yakınlaştıracak ve temas kurduracak projeler umarım artarak devam edecektir. Her iki tarafta da eğitimden başlayarak iyileştirmeler yapılmalı ve ‘öteki’lerden kurtulmalıyız.
Avrupa Parlamentosu seçimlerini geride bırakırken artık seçilmişlerden iki toplumu yakınlaştıracak ve hayata dokunacak projeler üretmelerini bekleyeceğiz. Özellikle Kıbrıs’ın kuzeyinde yapılması gereken birçok şey var. Hangi alanda ne kadar görünür olursak, haklarımızı o kadar daha kolay savunabiliriz. Artık Avrupa Parlamentosu’nda da bir temsilcimiz var. Umarım bu güzel şeylerin başlangıcı olacaktır.
Başarılar Niyazi Kızılyürek…
Tünay MERTEKCİ
