Örnek alabilme becerisi…

K-Pet 1. Lig 5. hafta toplam 22 golün atıldığı karşılaşmalarla tamamlanmış oldu.

Karşıyaka geçen hafta almış olduğu liderlik koltuğunu Doğancı galibiyeti ile koruyarak 1. Ligte yenilgisiz serisini kendileri adına 5 haftaya taşımış oldular. Karşıyaka kurmuş olduğu mütevazi kadrosu ile  1. Ligte üst sıralarda mücadele edeceğinin sinyallerini hem camiasına hem de sporseverlere vermiş oldu.

Akova Vuda ile Bağcıl 5. Haftanın en farklı galibiyetlerini alan takımlar oldu. Akova Vuda deneyimli teknik patron Eralp hoca ile istikrarlı ve sistemli yükselişine devam ediyor.

Belki de haftanın en çok merak edilen karşılaşmasında Yonpaş Dumlıpınar ile Yalova, Muğusa Dr. Fazıl Küçük Stadı’nda oynadı. Her iki takımın üçer galibiyeti ve kaybettikleri birer de bir sıfırlık mağlubiyetleri bulunması iki denk gücün karşılaşması olacağının habercisiydi. Nitekim beklendiği gibi geçen karşılaşmada takımlar birer puan alarak 5. hafta sonunda puanlarını 10’a yükseltmiş oldular. 1 puan kazanç mı yoksa 2 puan kayıp mı derseniz, tabii ki karşılaşmayı izleyenler katılacak ki, doksan dakika içinde 3 puan, her iki takıma da gidip geldiğidir. Gerçek olan hakemin bitiş düdüğü ile son bulan karşılaşmanın neticesidir. Karşılaşma oyun  kalitesi olarak pek fazla iyi değildi fakat her iki takım da kora kor mücadelelerini başından sonuna kadar hiç eksiltmediler. Her iki takım adına da son vuruşlardaki bireysel yeterlilik olmuş olsa, kesinlikle hanelerine 1 değil 3 puan yazdıracaklardı. Üzülerek belirtmem gerekir ki oyunun önüne maalesef komik kararları ve karşılaşmanın kontrolünü oyun başından itibaren elinden kaçıran  maçın orta hakemi Hakan Muhtaroğlu geçti. Ne yapmak istediğini, nelere hizmet ettiğini herhalde bir tek kendisi bilir. Bire bir aynı olan iki pozisyonun birine farklı diğerine farklı karar verecek kadar yeteneksiz olması imkansızdır. Hakemler karşılaşmaların önüne geçerek kendilerini iyi hakem yaptıklarını sanıyorlar, büyük bir ihtimal ki yetenekleri sadece düdüğe üflemek ve kart çıkarmakla kısıtlı olduğunu unutuyorlar. Şunu açıkça herkes kabul etmelidir ki, ülkemiz futbolunda tek amatör olan kulüp yöneticileri ve taraftarlarıdır. Diğer tüm paydaşlar iyi veya kötü tartışılır, emeğinin karşılığını almaktadır. Bu mecralarda da bulunuyorsanız,  kimsenin alın teri ile oynamadan kimsenin iyiliğini ve/veya kötülüğünü düşünmeden oyun kurallarını uygulayarak (kendi kurallarınız değil)  hareket etmek mecburiyetindesiniz. Yoksa haftalar ilerledikçe zorluk derecesi ve tansiyonu daha yüksek karşılaşmalarda içinden çıkılamaz durumlara sebep olursunuz.

Hamitköy bölge derbisi sayılan karşılaşmada kendi evinde net bir skorla Göçmenköy’ü 3-1 ile geçerek üst sıralardaki takımlarla puanların açılmasını engellemiş oldu.

Düzkaya, Ozanköy ve Mesarya deplasmanda aldıkları galibiyetlerle ileriki haftalar için kendi adlarına umutla ve özgüvenle bakmalarını sağlamış oldular.

5. Haftanın sonunda sadece 1 puanı bulunan Maraş ile henüz puanla tanışamayan Değirmenlik için ligin zor olacağı, acil doğru önlemler alınmaması durumunda ve istikrarlı bir çıkışın yakalanamaması halinde hafiften kendini hissettiren tehlike sesleri ileride daha yüksek ve kulakları sağır edecek seviyelere ulaşabilir.

Örnek al:  Son olarak, üzülsek mi sevinsek mi bilemiyorum. Beceriksizliğimizi, iş bilmezliğimizi, sadece çıkar ve rant uğruna dönen bu kokuşmuş düzenin içinde  yüzümüze  tokat vurur gibi, acıtarak dimdik, karşımızda hiçbir şey  beceremezseniz, yapamazsanız en azından kopya çekip de beni örnek alın diyor Dr. Fazıl Küçük Stadı…

Diğer sahalarımızı da (stat değiller) aynen yapın diye haykıran, 1974 öncesi stat (şimdiki ismiyle Mağusa Dr. Fazıl Küçük Statyumu). Mağusa Dr. Fazıl Küçük Stadı’na gitmeyenimiz, maç izlemeyenimiz, futbol oynamayanımız, yorum yapmayanımız yok denecek kadar az. Hiçbir mazeret başarının yerini tutamaz deyimi ile zemin güzel, çevre güzel, her yanı bir başka güzel ama bir tek örnek almayı dahi beceremediğimizi görmek insanın içini acıtıyor. Kıbrıs’ın kuzeyi sınırları içerisinde futbol karşılaşmasını izlediğinizi anımsatan tek stadyum, ne sütunlar, ne tel örgüler, ne direkler,  bunların hiçbiri yok… Yetkililer varsa, memlekette bir karar mı alır, kanun mu geçirir, kriter mi getirir, diğer tüm sahalarımızın tribün kriteri ve özelliğinin aynen uygulanmasını sağlamaktır…

Ha yok daha da güzelini yaparız diyorsanız çok haklısınız… Şimdiye kadar yaptıklarınız bundan sonra yapacaklarınızın teminatıdır. Zaten memleketin her yanı güllük gülistanlık sayenizde…

Önümüzdeki haftalarda tüm takımlarımıza başarılar dileklerimizle.

Özkan MERTEKCİ – [email protected]