FeaturedKIBRISVOI Özel Haber

Garber, İnsan Hakları Günü dolayısıyla makale kaleme aldı

ABD Kıbrıs Büyükelçisi Judith G. Garber, İnsan Hakları Günü dolayısıyla makale kaleme aldı.

Geçen hafta, dünyanın dört bir yanındaki halklar ve milletler Uluslararası İnsan Hakları Günü ve Yolsuzlukla Mücadele Günü’ne dikkat çektiler. Bu hafta, demokrasi ideallerini korumada her birimizin oynadığı rol üzerinde düşünelim. Başkan Biden, 4 Şubat’ta yaptığı ilk dış politika demecinde, şöyle dedi “Eğer Amerika Birleşik Devletleri bugün karşı karşıya olduğumuz birçok zorluğun üstesinden gelmeyi başaracaksa, buna Amerika’nın en yüce demokratik değerlerine dayanan diplomasi ile başlamalıyız: özgürlüğü savunmak, fırsatları öne çıkarmak, evrensel hakları korumak, hukukun üstünlüğüne saygı göstermek ve herkese onurlu davranmak. Bu bizim tükenmez güç kaynağımızdır.”

Özgür ve gelişen bir toplum, büyük ölçüde insanların – tüm insanların – suçlama yapmadan haklarını savunabilecekleri medeni alanlar olmasına dayanır. Ancak dünya genelinde ifade özgürlüğünün en görünür sembolleri giderek daha fazla susturuluyor. Gittikçe daha fazla sayıda gazeteci, keyfi hapis cezasının ve devlet onaylı şiddetin kurbanı oluyor. Eleştirmenler adaletsizliğe karşı olduklarını dile getirdiklerinde gerek geleneksel gerek dijital medya kuruluşları kapatılıyor. Hayatın her kesiminden bireyler kendilerini baskı altında buluyor ve demokrasinin gelişmesi için güvenli bir alan kalmıyor.

Korkutucu olsa da, bu eğilim hiçbir şekilde kaçınılmaz değildir. Uluslararası İnsan Hakları Günü ve Yolsuzlukla Mücadele Günü’nün her yıl kutlanması bize bunu hatırlatıyor. Bugün, Kıbrıs Türk İnsan Hakları Vakfı, Mülteci Hakları Derneği, Kadından Yaşama Destek Derneği (KAYAD) ve Kıbrıs Türk Barolar Birliği gibi çok sayıda kuruluş, barışı teşvik etmek ve sivil özgürlükleri savunmak için şimdiden son derece önemli çalışmalar yapıyor. Demokrasiyi korumak ve güçlendirmek için devam eden mücadelede ön saflarda hizmet veriyorlar. Amerika Birleşik Devletleri, tüm Kıbrıslıları sivil aktivizmi desteklemeye çağırıyor, çünkü her toplumun halkı, güçlü konumlardakilerden adalet ve hesap verebilirlik talep etme hakkına ve görevine sahiptir.

Sıradan Kıbrıslıların çabaları, bugün dünyanın karşı karşıya olduğu en önemli zorluklardan biri olan insan ticaretiyle mücadelede de uzun bir yol kat edebilir. Sadece yoksul uluslara özgü bir sorun olmayan insan ticareti, gece kulüplerinde, fabrikalarda, çiftliklerde ve şantiyelerde dünya çapında ve aynı zamanda Kıbrıs’ta çoğalmaya devam ediyor. Dünyanın her köşesinde sıradan anneler ve babalar, oğullar ve kızlar en temel özgürlüklerinden mahrum bırakılıyor ve sömürücü çalışmaya veya cinsel köleliğe zorlanıyor. Bu kurbanlar yalnızca ortak şefkatimizi hak etmekle kalmıyor, aynı zamanda, kapsamlı yasal, sosyal, ekonomik ve psikolojik destek gibi gerçek korumaya ihtiyaç duyuyorlar. İnsan haklarına yapılan bu hakaret, hepimizin uyanık, empatik ve toplumlarımızda karşılaştığımız eşitsizliklerle yüzleşirken ve bunları bildirirken korkusuz olmamızı gerektirmektedir.

İnsan ticaretinin toplumlarımızı sarsmasına ek olarak, yarattığı yasadışı finansman başka bir ciddi toplumsal hastalığı, yolsuzluğu ateşliyor. Ölçülebilir her endekste, yolsuzluğun maliyeti çok büyüktür. Ayrıcalıklı bir azınlığın hukukun üstünlüğünü hiçe saydığı toplumlarda, ekonomiler durgunlaşır, eşitsizlik gelişir ve halkın liderlere olan güveni zedelenir. BM verilerine göre, rüşvet, dolandırıcılık ve diğer yolsuzluk biçimleri küresel ekonomiden tahminen 3,6 trilyon dolar tüketiyor. Kıbrıs’ta yolsuzluk, kamu kaynaklarını eğitimden, sağlık hizmetlerinden ve etkili altyapıdan çekerek, tüm Kıbrıslıların yaşam kalitesini iyileştirmek yerine suçluların kasasını zenginleştiriyor.

İnsan haklarını savunmak, demokrasiyi güçlendirmek ve korkutucu otorite dalgasını geri sarmak, ABD dış politikasının temel taşlarıdır, ancak bunlar aynı zamanda Amerikalılar için yurtiçinde de anahtar önceliklerdir. Ülkede, siyasi kutuplaşma, dezenformasyon ve yanlış bilgilendirme ve kamu kurumlarımıza düşük güven seviyeleri dahil olmak üzere kendi demokrasimize yönelik ciddi zorluklara karşı durmaya çalışıyoruz. Aynı zamanda, çok fazla sayıda Amerikalı, yalnızca ırk, cinsiyet, etnik köken, din, engellilik, cinsel yönelim veya cinsiyet kimliği temelinde eşitsizlik, haklarından mahrum bırakılma ve sivil özgürlüklerinin diğer ihlallerine maruz kalmaya devam ediyor. Yapılması gereken çok iş olduğuna inanmamız yanında, demokrasinin herkes için eşitlik ve kapsayıcılık yönünde kendi kendini düzeltme konusundaki içsel kapasitesine de tam güvenimiz vardır.

Dünya, toplu refahımıza yönelik benzeri görülmemiş tehditleri ele almaya devam ederken, Amerika Birleşik Devletleri, güçlendirilmiş, yurttaşlık bilincine sahip toplumların insanlığın en ciddi küresel zorluklarla bile yüzleşmek için en iyi araç olduğuna olan inancında kararlılığını korumaktadır. Kıbrıslılar, Amerikalılar ve dünyanın tüm halkları, barışçıl, onurlu bir yaşam sürme yeteneğinden daha azını hak etmiyor. Bu ideali gerçeğe dönüştürmek bize, yani insan haklarına saygılı tüm bireylere bağlıdır.

Voice Kıbrıs Haber-2021


Benzer Haberler

Güneyde polis aleyhinde 287 şikayet yapıldı

Voice Kıbrıs Haber

“Şimdi bu kadar vakanın hesabını kim verecek”

Kıbrıs Türk Sanayi Odası’nda gerçekleştiriliyor

Voice Kıbrıs Haber

Erhürman: Yeni protokol, sosyal ve ekonomik kalkınma protokolü olacak

Voice Kıbrıs Haber

Anastasiadis: Şu Anda Dönüşümlü Başkanlık Görüşme Dışı

Voice Kıbrıs Haber

Bugün vaka sayısı 50 sınırında!

Voice Kıbrıs Haber