Kıbrıs’ta güvenlik ve garantiler meselesinin, Kıbrıs sorunundaki müzakereler açısından ezelden beridir büyük bir rahatsızlık teşkil ettiği belirtildi.
Haftalık Kathimerini gazetesinde yer alan haberde , aralarında 2 öğretim görevlisinin değerlendirmelerine yer verildi.
2017 yılında, Crans Montana’daki müzakerelerin başarısızlığa uğramasının ardından, Kıbrıs sorununda bir çözüme ulaşılamamasının sebebi olarak hakim olan şeyin, “güvenlik ve garantiler meselesi ile Türk askeri birliklerinin bir anlaşmanın ardından Kıbrıs’ta kalmaları” konusu olduğunu öne süren gazete, güvenlik ve garantiler konusunun Kıbrıs müzakerelerinden ezelden beridir büyük bir rahatsızlık teşkil ettiğini ve konunun 2015-2017 yıllarındaki müzakereler döneminde dinamik bir şekilde yeniden gündeme geldiğini yazdı.
Konunun Yunanistan’ın eski Dışişleri Bakanlarından Nikos Kocias’ın “sıfır asker ve garanti” konusundaki tezi, aynı zamanda Kıbrıs Rum kesiminin “kabul edilemez garantiler rejiminin sonu” argümanıyla 2015-17 yıllarındaki müzakereler döneminde yeniden dinamik bir şekilde gündeme geldiğini yineleyen gazete, 2017 yılının Temmuz ayında Crans Montana’daki müzakerelerde nasıl başarısızlığa ulaşıldığının ve Kıbrıs sorununun bugün aldığı şeklin çok çeşitli versiyonlarda yazılıp çizildiğini belirtti.
Gazete, bununla birlikte, önümüzdeki yıllarda Kıbrıs sorununa iki kesimli iki toplumlu federasyon parametresi dışında bir çözüm bulunması durumunda dahi, adadaki güvenlik mimarisi meselesinin ara sıra Kıbrıs Rum kamuoyunun gündemine geleceğine işaret etti.
“Kıbrıs’taki” NATO tartışmalarının, realist parametreler yerine, ideolojik tartışmalar ve siyasi çıkarlar açısından yapıldığına işaret eden gazete, “Kıbrıs’ın” NATO’ya olası katılımının karmaşık, siyasi ve teknik bir süreçten ibaret olduğunu ekledi.
Voice Kıbrıs Haber/TAK
