Kıbrıs’ın güneyinde “Omorfo” (Güzelyurt) Belediyesi ile “İşgal Altındaki Belediyeler Komitesi’nin”, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Güzelyurt’un KKTC’ye ait olduğu ve iade edilmesinin söz konusu olmadığı konusundaki açıklamalarına sert tepki gösterdiği haber verildi.
Alithia gazetesi, “Omorfo Belediye Başkanı ve İşgal Altındaki Belediyeler Komitesinden Tatar’a Kızgın Yanıt” başlıklı haberinde, “Omorfo” (Güzelyurt) Belediye Başkanı Viktoras Hacıavraam’ın konu hakkında yazılı bir açıklama yaptığını yazdı.
Gazeteye göre açıklamasında “ellerinde tuttukları toprakları yasa dışı olarak ve Türk işgal ordusunun zorlamasıyla tutuyorlar” iddiasında bulunan Hacıavraam, “Omorfo’nun (Güzelyurt) yalnızca, 47 yıl önce bir yaz, 16 Ağustos 1974’te, evlerinden ve mülklerinden ayrılmak zorunda kalıp, o zamandan bu yana haklı çıkmayı ve atalarının topraklarına geri dönmeyi isteyen Omorfolulara (Güzelyurtlulara) ait olduğunu” iddia etti.
Hacıavraam, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın “kışkırtıcı açıklamalarının hedefinin, müzakerelerin olası bir şekilde yeniden başlamasının öncesinde, ortamı dinamitlemek ve bozmak olduğunu” da iddialarına ekledi.
Güney Kıbrıs’taki “İşgal Altındaki Belediyeler Komitesi” de konuyla ilgili açıklamasında, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın açıklamalarını “meydan okumaların devamı olarak” nitelendirdi.
Cumhurbaşkanı Tatar’ın “sürekli sergilediği cüretten ötürü kızgın ve üzgün olduklarını” dile getiren Komite, “ancak bunun, şantajlara boyun eğmeme ve köklerinin derinlerde olduğu topraklara özgür bir şekilde dönmeyi istemeyi sürdürme konusundaki kararlılık ve isteklerinden ödün vermek için yeterli olmadığını” iddialarına ekledi.
Fileleftheros gazetesinde yer alan habere göre, AKEL partisi de konuyla ilgili açıklamasında, Güzelyurt konusunda yapılan açıklamaları kabul edilemez olarak nitelendirdi.
AKEL açıklamasında “Kıbrıs Türk liderinin federasyon çözümü ile müzakerelerin yeniden başlaması aleyhindeki açıklamaları yanı sıra Omorfo’nun (Güzelyurt) Kıbrıs Rum idaresi altında iade edilmesi karşısındaki açıklamalarının, vatanın ve halkın nihai bir şekilde bölünmesine yön veren Erdoğan-Tatar ikilisinin kışkırtıcı tutumunun devamını teşkil ettiği” iddiasında bulundu.
Müzakerelerin olmamasının yarattığı boşluğun, Türkiye ile KKTC’ye, yeni oldubittileri ve nihai bölünmeyi ileriye götürmeleri için zemin sunduğunu iddia eden AKEL “mevcut işgal durumu ile Tatar’ın bölünme vizyonunun tüm Kıbrıslıların geleceği açısından kötü bir rüya (kabus) olduğunu” ileri sürdü.
AKEL “bölünmenin engellenmesi aynı zamanda çözüm, yeniden birleşme ve barış yolunun açılması için, şimdi, Kıbrıslı Rumlar ile Türklerin birlikte mücadele etmesinin her zamankinden daha gerekli olduğunu” da savundu.
Konuyla ilgili haberler Haravgi’de ise “Bölünmenin Engellenmesi İçin Kıbrıslı Rumlar ve Türkler Birlikte- Tatar ile Erdoğan’ın Bölünme Vizyonu Halkımız İçin Kabus- Omorfo (Güzelyurt) Omorfolulara (Güzelyurtlulara) Aittir” başlıklarıyla yer aldı.
TAK
