11 Nisan Salı günü başlayacak yeni dönemde, müzakere masasında tek taraflı adımlar atmalarının kimse tarafından beklenmemesi gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bu yol birlikte yürünürse sonuç alınabilir. Bu yol ancak birlikte yürünürse bizi çözüme ulaştırır” dedi.
Cumhurbaşkanı Akıncı, 11 Nisan’da iyi niyetle başlayacakları yeni müzakere döneminde, çözüm için aynı kararlık ve iradeyi güneydeki sorumluların da göstermesinin gerekli olduğunu ifade etti.
Yeni dönemde BM’ye de önemli görev düştüğünü belirten Cumhurbaşkanı Akıncı, “Hem iki taraf, hem de 3 garantör arasında çok ciddi bir mekik diplomasi yürütülmelidir. Hakemlik ve yazılı resmi öneri istemiyoruz. Köprü kurucu düşünce ve öneri istiyoruz. BM yetkilileri tarafsız kalıp eşitliği gözeterek yardımcı olacak anlayışlar geliştirebilirler” dedi.
Nisan ve Mayıs aylarında bir çerçeveyi ortaya çıkarabilmenin mümkün olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Akıncı, “Çerçeve ortaya çıkarsa içini doldurmak daha kolay hale gelebilecektir” dedi.
Cumhurbaşkanı Akıncı, Kıbrıs Türk tarafı olarak, 11 Nisan’da başlayacak yeni dönemde iyi niyetle ve iki bölgeli, iki toplumlu, siyasal eşitliğe dayalı federal bir çözüm yönünde adımlar atılacağını belirtti ve Rum tarafının da yeni dönemde müzakerelere federalizmin temel felsefesine bağlı kalarak gelmesinin önemini vurguladı. Cumhurbaşkanı Akıncı, “Gerçekçi ve makul olacağız. Diğer toplum da aynı şekilde yaklaşması durumunda bunun bir anlamı olacak. Gerçekçilik, temkinli olmayı da içerir. Kıbrıs Türk Halkı, tüm yaşadıklarından temkinli olmayı da öğrendi. Sıfır asker sıfır garanti yaklaşımı gerekçi ve makul değil. Bir çözümün başarısı için gerçekçi, makul ve temkinli olunmalı, biz tüm bunları dikkate alıyoruz” dedi.
“Geleceği geçmişin kavramlarıyla kuramayız” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı enosis, taksim ve ilhak yaklaşımlarının geçmişe ve Soğuk Savaş dönemlerine ait olduğunu belirterek, “Geleceği barış kavramı ve federal kültürle kurabiliriz. Çözümü geçmişe ait kavram ve yaklaşımlarla yapamayacağımız gibi, azınlık çoğunluk kavramlarıyla da yapamayız. Federal anlayışta azınlık çoğunluk kavramı yoktur siyasal eşitlik vardır” dedi.
“Biz çoğunluk, siz azınlıksınız bizim dediğimiz olacak anlayışına federal anlayışta yer yoktur. Basit çoğunlukla karar alınan üniter bir devletten bahsetmiyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, siyasal eşitliğin her kurumda sayısal eşitlik anlamına gelmediğini anımsatarak şöyle devam etti:
“Önemli federal organlarda sayıca da eşit olacağız. Senato’da 20-20 eşit olacağız. Alt mecliste nüfus oranına göre olacak. Ama alt mecliste alınan her karar sayısal eşitliğin olacağı üst meclisten geçmeden uygulanamayacak. Federal yargıda 4-4 eşitlik olacak. Federal Mahkeme Başkanlığı her yıl dönüşümlü olacak”.
Güney Kıbrıs yetkililerinin Temmuz’un ilk haftalarında doğal gaz kazılarının başlayacağını açıkladığını anımsatan Cumhurbaşkanı Akıncı, “Eğer çözüm olmadan, kazılar başlarsa, işbirliği yapabileceğimiz o yerde yeni gerginlikler, yeni zıtlaşmalar söz konusu olabilir. Bize yeni gerginlikler ve yeni çatışma alanları değil, işbirliği ve zenginliklerden ortaklaşa yararlanmak istiyoruz. Bunun için de çözüm gereklidir” dedi.
Akdeniz Köyü Muhtarlığı ve Lapta Belediyesi’nin bu yıl 5’incisini düzenlediği Eko Gün Ayrelli Festivali’nde yaptığı konuşmada federal kültürün her iki toplumda tartışılıp anlaşılması gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Akıncı, Güney Kıbrıs’ta önümüzdeki yıl Şubat ayında yapılacak seçim kampanyasının şimdiden başladığının herkes tarafından bilindiğini anımsattı.
Cumhurbaşkanı, “Nisan ve Mayıs ayları çok önemli iki ay olarak önümüzde duruyor. Bu iki ay içinde bir çerçeveyi ortaya çıkarabilmek mümkündür. Çerçeve ortaya çıkarsa içini doldurmak daha kolay hale gelebilecektir” dedi.
BM’ye önümüzdeki 2 ayda çok ciddi görev düştüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Akıncı, “Hem iki taraf hem de 3 garantör arasında çok ciddi bir mekik diplomasi yürütülmelidir. Hakemlik ve yazılı resmi öneri istemiyoruz. Köprü kurucu düşünce ve öneri istiyoruz. BM yetkilileri tarafsız kalarak, taraflardan birine yaslanmadan, eşitliği gözeterek yardımcı olacak anlayışlar geliştirebilirler” dedi.
BM Genel Sekreteri António Guterres ve Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker ile görüşmelerine de değinen Cumhurbaşkanı Akıncı, “uluslararası camiada Kıbrıs Türk tarafının ortaya koyduğu yaklaşıma anlayış vardır. Sayın Genel Sekreter’in tavrı da aynen böyledir Bu önümüzdeki iki ayın önemi tüm taraflarca anlaşılmıştır. Kalkınma ve gelişme, barış ve huzur içinde bir o kadar daha ileriye gidecektir” dedi.
2004 yılında Kıbrıs Türk Halkı’nın %65 evet demesine rağmen AB dışında kaldığını, %75 hayır diyen Kıbrıs Rum tarafının ise tek başına AB üyesi olduğunu ve bunun dünyada örneği olmayan bir haksızlık olarak ortada durduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Akıncı, bu haksızlığın da bertaraf edilmesi gerektiğini dile getirdi.
Salı günüden itibaren yeni bir dönem başlayacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Akıncı, geçmişte kalması gereken 67 yıl önceki enosis plebisitinin ırkçı ve faşist ELAM tarafından gündeme getirilerek okullarda kutlanması kararına Kıbrıs Türk halkı bir bütün olarak karşı çıkmasının önemine işaret etti.
Cumhurbaşkanı Akıncı, “Rum tarafında da bu kararın yanlışlığını gören azımsanmayacak sayıda kişi ve kurum da bu yanlışın altını çizdiler. Geçtiğimiz gün Rum Meclisi’nin iki büyük partisi bir adım atarak bu yanlışı bertaraf ettiler. Nasıl ki yanlışı gördük ve gösterdik, atılan bu doğru adımı görmek ve göstermek de gerekir” şeklinde konuştu.
