Kıbrıslı Türk lider Mustafa Akıncı, önümüzdeki süreçte beklenmedik bir yol kazası olmaması halinde, 2017 ortalarında bir referandumdan söz edilebileceğini belirtti.
Bugünkü liderler görüşmesi sonrası Cumhurbaşkanlığı’nda basının sorularını yanıtlayan Akıncı, Ekim ayı içerisinde 4 başlığa odaklanacaklarını ifade ederek hedefin, ayrılık noktalarını azaltarak minimum düzeye indirmek olduğunu söyledi.
Bugün ekim ayının ilk toplantısını yaptıklarını belirten Akıncı, “Bu ay içerisinde bugünle birlikte 9 ya da 10 toplantı yapma ihtimalimiz var. Yarın tekrar toplanıyoruz. 7, 14, 16, 17, 24, 26 ve 31 Ekim’de bir araya geleceğiz” diye konuştu.
11-12 Ekim tarihlerinde yurt dışında bir konferansa katılacağını söyleyen Akıncı, dönüş tarihine bağlı olarak 13 Ekim tarihinde de bir görüşmenin müzakere takvimine eklenebileceğini söyledi.
Ekim ayındaki yoğunlaştırılmış formattaki müzakerelerde, 4 başlıkta geriye kalan konulara yoğunlaşacaklarına işaret eden Akıncı, bu konular üzerinde mümkün olan çok sayıda mutabakatın sağlanmasının hedeflendiğini ifade etti.
.jpg)
4 başlıkta mümkün olan yakınlaşmaların sağlanmasının ardından, Kasım’ın ilk haftasında yurt dışında bir kamp formatında toprak konularını ele almanın hedeflendiğinin altını çizen Akıncı açıklamalarına şöyle devam etti:
“YIL SONU HEDEFİNİ TEYİT ETTİK”
“Ondan sonraki hedef de bizi güvenlik ve garantiler konularını da bağlamaya götürecek ve garantör ülkelerin de katılımıyla 5’li bir konferansa doğru yol almaktır. Burada herkes zaman faktörünün önemini kavramış durumdadır. Sayın Anastasiadis ve BM ile 2016 sonunda çözüm hedefini bir kere daha teyit ettik. Dolayısıyla bu doğrultudaki çalışmalarımızı sürdürmektir. Hedef 2016’dan önce bir politik çözümü çıkarmaktır.”
“BU AY 4 BAŞLIĞA YOĞUNLAŞACAĞIZ”
Ortaya çıkan tablonun daha da netleşmiş durumda olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, “Ekim ayı içerisinde bu 4 başlıkta yoğunlaşılacak. 4 başlıktaki ayrılıklar minimuma düşürülecek. Kasım başlarında Genel Sekreter ile de iş birliği içerisinde yurt dışında toprağın sürekli bir biçimde konuşulabileceği bir düzeneğe geçilecek. Orada da bir başarı elde edilirse 5’liye gidecek. Güvenlik ve garantiler konusu da o çerçevede ele alınacak. Bütün temennimiz bu süreç içerisinde bir yol kazasının olmamasıdır” diye konuştu.
“GELİŞMELERDEN HABERDAR EDECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı bir gazetecinin sorusuna ise “Karartmanın adı karartmaydı. Sayın Anastasiadis sarayına her döndüğünde açıklama yaptı. Biz riayet etmeye çalıştık. Bu defa baktık ki, halkımdan ve basınımdan bir şey gizlermiş gibi bir pozisyona düşürüldük ki öyle bir durum söz konusu değildi. O nedenle bu konuda açıklama yapmayalım diye bir karar yok. O nedenle gelişmelerden sizleri de haberdar edeceğiz. O anlamda bir sıkıntı olacağını sanmıyorum” yanıtını verdi.
“YOL KAZASI OLMAZSA TOPLANTI KESİN”
Bir başka gazetecinin ise “Camp David türü bir toplantının olacağına kesin gözüyle bakabilir miyiz?” yönündeki soruya da Akıncı, bir yol kazası olmazsa kesin gözüyle bakılabileceğini belirtti.
Bugünkü görüşmede ortaya çıkan anlayıştan da söz eden Akıncı, “4 başlıkta epey ilerleme sağladık ama daha ele alınması gereken konular vardır. Bunları halletmeye çalışalım. Ama şimdiden görüyoruz ki bazı konular sarkabilir. Ama hepsini halledersek mesele yok. Ama birkaç tane konu sarkacak diye toprak konusunu hiç ele almayalım ve o tür bir toplantıya geçmeyelim diye bir anlayış söz konusu olmadı” diye konuştu.
“PARTİ LİDERLERİNİ DE BU SÜRECE DAHİL EDEBİLİRİZ”
“Anastasiadis görüşmeden sonra, toprak üçüncü bir ülkede görüşülebilir. Bu durumda ulusal konseyi de davet ederiz demiş. Siz buna nasıl bakıyorsunuz?” yönündeki bir soruya ise Cumhurbaşkanı şu yanıtı verdi:
“Hiçbir sıkıntı yok. Ben de, 5’liye giden bir süreçte Meclis’te temsil edilen parti liderlerini davet edeceğimi söylemiştin. Yurt dışında yeni formata geçtiğimizde siyasi parti liderliklerinin de bizimle beraber olması bence iyidir. Rum tarafı da bunu uygun görüyorsa onlar da öyle yapacaktır. Ama Ulusal Konsey masada olacak değildir. Yan tarafta olacak, liderleri istediği zaman kendi ulusal konseyiyle kendi düşüncelerini, fikir alış verişini yapacaktır. O kendilerinin bileceği iştir ama ben bunda bir sıkıntı görmem. İyi olur. Sürece katılım sağlanır. Yeter ki pozitif katkılarda bulunulsun. Katılımdan ziyade, önemli olan katılımın ne şekilde gerçekleşeceğidir. Ben Meclis’te temsil edilen parti liderlerine daha önce bu konudaki yaklaşımımı söylemiştim. Onları da bu sürece dahil edebiliriz.”
“SÜREÇ, BM SÜRECİDİR”
Akıncı, yine bir gazetecinin “Rum Dışişleri Bakanı Kasulidis AB’nin de uluslararası konferansa katılmasından söz etti. 5’linin, 6’lı toplantıya dönmesi gerektiğini söyledi. Buna nasıl bakarsınız?” şeklindeki soruya şöyle yanıt verdi:
Bu konu zaman zaman önümüze geliyor. Bu süreç liderlerin yürüttüğü BM gözetiminde bir süreçtir. Yine böyle olmaya devam edecektir. Ancak nasıl ki Peter Van Nuffel müzakere sürecinin içinde değil ama kenarında vardır ve biz AB ile ilgili bir konuyu görüştüğümüzde, eğer biz istersek, liderlerin onayı ile BM tarafından odaya davet edilmektedir ki birkaç kez oldu. Dinlendi, fikirlerini söyledi ve gitti. Yine Burgenstock’ta AB’nin yetkilisi Verheugen vardı; kendisi müzakere masasında değildi. Yine aynı çerçevede olabilir. O konuda sıkıntısı yoktur. Ama süreç BM sürecidir. AB süreci değil”
“REFERANDUM İÇİN 2017’NİN ORTALARINDA SÖZ EDEBİLİRİZ ANCAK….”
.jpg)
Bir gazetecinin ise “İşlerin yolunda gitmesi durumunda referandum tarihi ne zamana düşünülür” yönündeki soruya ise Akıncı, bu süreçte bir yol kazası söz konusu olmazsa istenilen politik anlaşmanın gerçekleşmiş olabileceğini söyledi.
“Burası çok önemli. Bu siyasi anlaşma eğer ortaya çıkarsa, 2017’nin birkaç ayı mutlaka anayasaların yazımı, federal yasaların yazımı; bütün teknik konuların tamamlanması için çalışılacak. Onlar siyasi bir anlaşma sağlandığı takdirde hızlı bir şekilde, çok daha geniş kadrolarla ele alınıp tamamlanacak konulardır” diye konuşan Akıncı, bir de yeterli bir zaman diliminin söz konusu olacağını belirtti.
Hangi açıdan bakılırsa bakılsın, yıl sonu hedefine ulaşılması ve teknik çalışmaların tamamlanması halinde halka referandumda bilinçli oy kullanması için gerekli bir zaman diliminin de verileceğini söyleyen Akıncı, “O zaman referandum için 2017’nin ortalarına yakın bir zaman diliminden söz edebiliriz” dedi.
