KTMMOB Makina Mühendisleri Odası, kent içi mikro mobilite araçlarının artışıyla hem trafik güvenliğinin sağlanması hem de çevreye duyarlı ulaşım alternatiflerinin geliştirilmesinin önem kazandığını vurguladı.
Makine Mühendisleri Odası “Scooter” konusunda yazılı açıklama yaparak ; AB ile KKTC mevzuatını karşılaştırdı.
Polisin, bu araçların kullanımı konusunda koruyucu tedbir alma gereği duyduğu belirtilen açıklamada, ancak KKTC’de bazı unsurların ihmal edildiği savunuldu.
Elektrikli scooter kullanımında yaş, hız ve yol güvenliği kriterlerine uyulmasının elzem olduğu kaydedilen açıklamada, belediyelerin denetim kapasitesinin artırılması ve teknik şartlara uygun olmayan araçların trafiğe çıkışının engellenmesi gerektiği belirtildi.
Araç, Sınıf ve Ehliyet Mevzuat eksikliği bulunduğu da ifade edilen açıklamada, “Daha önce de ortada direksiyonu olan 4 tekerlekli motosikletler de otomobil statüsünde kayıt edilmişlerdi. Araç sınıfı ve ehliyet sınıfları 5 yıldan beridir Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nda vardır.” denildi.
Trafik güvenliği ve sistemleri konusunda Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nın yetersiz kaldığı ileri sürülen açıklamada, karayolu araç sınıflarının belirlenmesi önerildi.
KKTC mevzuatındaki “scooter ve powered cycle” tanımlarıyla ilgili unsurların AB regülasyonlarıyla uyuşmadığı kaydedilen açıklamada, farklı noktaların karşılaştırmalı tablosu da paylaşıldı.
KKTC’de ‘araç’ tanımına motor varlığı üzerinden yaklaşıldığı için AB’de ‘araç sayılmayan’ bazı kişisel taşıtların KKTC’de motorlu araç sayılabildiği da kaydedilen açıklamada böylelikle ehliyet zorunluluğu doğduğu ifade edildi.
Açıklamada AB Normlarına uyum için yapılması gerekenler ise şöyle aktarıldı:
“L1e-A ve L1e-B sınıfları KKTC tüzüklerinde açıkça tanımlanmalı, pedal destekli bisikletler için muafiyet ve sınıf tanımı netleşmeli, AM sınıfı ehliyet düzenlemesi getirilmeli, tüm ehliyetler araç sınıflar ile uyumlaştırılmalı, Ayakta kullanılan scooter’lar için PLEV benzeri özel mikro mobilite statüsü düzenlenmelidir. Mobed tanımı yapılmalı.”
