FeaturedKIBRISKıbrıs Sorunu

“Artık Kıbrıs da, Doğu Akdeniz de aynı değil”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cenevre’de Nisan sonunda gerçekleştirilecek Kıbrıs konusundaki gayriresmi 5+1 konferans öncesinde Türk Ajansı Kıbrıs’a (TAK) değerlendirmelerde bulundu.

Artık Kıbrıs’ın da Doğu Akdeniz’in de aynı olmadığını şartların çok değiştiğini, beklenenin kendi önerilerinde yer verdiği kriterlere evrildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, “uzun vadeli iyi niyete dayalı sürdürülebilir bir anlaşma istiyorsanız bunun gerçeklere dayalı olması lazım. Kıbrıs’ın gerçekleri de bellidir” dedi.

Tatar, hiçbir şeyin aynı olmadığını dengelerin değiştiğini Türkiye’nin bizim arkamızda olduğunu Doğu Akdeniz’de lehimize değişiklikler olduğunu ve Kıbrıs’ın daha da önemli hale geldiğini belirterek, Türk politikasına uyumlu siyasetleri, icraatları ve Maraş açılımıyla, KKTC’nin statüsünün yükseldiğine işaret etti.

“ALTERNATİF KKTC’NİN DEVAMIDIR DOLAYISIYLA BİZİM KAYBEDECEK BİRŞEYİMİZ YOK”

Görevlerinin tüm bunları halka ve dünyaya anlatmak olduğunu ve bu amaçla çalıştıklarını söyleyen Ersin Tatar, “Gerçekten bize hak verdiklerini görüyorum ama onlar son söz olarak anlaşma olabilmesi için iki tarafın da onay vermesi gerektiğini söylüyorlar” dedi.

Buradaki önemli noktanın iki tarafın da onay vermesi olduğunu, bunun için de Kıbrıs Türk halkının da bunu benimseyip onaylaması gerektiğini yineleyen Tatar, “eğer Kıbrıs Türk halkı onaylamazsa alternatif KKTC’nin devamıdır dolayısıyla bizim kaybedecek bir şeyimiz yok” şeklinde konuştu.

Tatar, federal anlamda bir ortaklığın temin edilmesinin artık mümkün olmadığını, bir 50 yıl daha zaman kaybına sebep olmak istemediklerini ayakları yere basan ve gerçekçi bir temelde anlaşmak için gideceklerini belirtti.

“Bizim zaten 1960’dan beri devam eden bir mağduriyetimiz var, Rumlar İngilizi adadan göndermek için 60 anlaşmasına imza atmışlardır, bu anlaşmada iki kurucu halk vardır, yani biz ayrı bir halkız,  Kıbrıs Türk halkı da gücünü buradan alıyor zaten” diyen Tatar, Kıbrıslı Türklerin o zamandan beri mağdur edildiğini Makarios’un anlaşmanın yapılmasının hemen ardından “bizim niyetimiz ortaklık değil İngiliz’in buradan gitmesiyle ENOSİS’e sıçrama tahtası yaratmaktır” şeklinde açıklama belgeleri olduğunu söyledi.

1960 yılından sonra yaşanan mağduriyetlerin suçlusunun Rum Yönetimi ve Yunanistan olduğunu ancak bedel ödeyenin Kıbrıslı Türkler olduğunu ifade eden Tatar, “bu da hesaba yazılmıştır. Kıbrıs Türk halkı çok kayıplar vermiştir” dedi.

Tatar, uluslararası otoritelerden, hukukçulardan aldıkları yazılı görüşlerde, İngiltere’nin egemenliğini adayı terk ederken iki halka devrettiği ve Rum tarafının Kıbrıs Cumhuriyeti’ne tek başına sahip çıkmasının hukuk dışı olduğunun belirtildiğini de anlattı.

Tatar, bunun ulusal bir dava olduğunu ve sonuç elde etmenin yıllar alabileceğini belirtti.

İki egemen eşit devlet temeli baz alınarak yapılan görüşmelerin farklı oluşumlara gidebileceğini ancak bunu şu anda konuşmayı doğru bulmadığını söyleyen Tatar, kendileri için önemli olanın egemenliğin kabul edilmesi olduğunu, egemen demenin devlet demek olduğunu, yani yan yana yaşayan iki devletin varlığının da zaten Annan Planı’nın referanduma sunulmasıyla kabul edildiğini vurguladı.

Tatar, siyasi eşitlik denen kavramın, federasyon tuzağı olduğunu, niyet edilenin zaman içerisinde kuzeye hakimiyeti yaymak olduğunu söyledi.

“HALKIN MENFAATLERİNİ KORUMAK GÖREVİM”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Türk halkının bunca yıllık mücadelesini sırf anlaşma olacak diye tehlikeye atmayacaklarını halkın menfaatlerini korumak gibi bir görevi olduğunu da kaydetti.

Tatar, bu mücadelenin her zaman Türkiye ile birlikte verildiğini dolayısıyla müşterek menfaatleri de korumak gerektiğini belirterek, Doğu Akdeniz’de sadece Rum tarafı değil; İsrail, Mısır, İtalya gibi ülkelerin de yer almaya çalıştığını ifade etti. Tatar,”Tabii ki Türkiye ile birlikte hareket etmenin Kıbrıs Türk halkı için en doğrusu olduğunu düşünüyorum” dedi.

Özel Temsilci olarak görevlendirilen Ergün Olgun’un yanında güçlü bir ekiple çalıştıklarını dile getiren Tatar, uzun bir müzakere geçmişi olması nedeniyle büyük bir arşiv ve fevkalede bir tecrübeye sahip olduklarını, iyibir ekiple Cenevre’ye gideceklerini belirtti.

Amaçlarının herhangi bir anlaşma durumunda Kıbrıs Türk halkının varlığını ve geleceğini tehlikeye sokmamak olduğunu vurgulayan Tatar, bu noktada da Türkiye’nin garantörlüğünün ne kadar önemli olduğunun görüldüğünü söyledi.

TAK

 

 


Benzer Haberler

Döviz piyasaları sakin seyrediyor

Voice Kıbrıs Haber

Yeşil Hat Tüzüğü’nün yürürlüğe girmesinin 20’nci yılı… Ledra Palace Otel’de etkinlik düzenlendi

TAK

“Serdal Gündüz, Ebeler ve Hemşireler Birliği’ne başvurması için yardım etti”

Voice Kıbrıs Haber

Şampiyon Melekler’in anısına “Yasak Şubat” adlı klip çekildi

TAK

Bazı bölgelerde 2 saatlik elektrik kesintisi yapılacak!

TAK

Mağusa’daki altı plaj 15 Mayıs itibarıyla hizmet vermeye başlıyor

TAK